Sosyal Güvenlikte Sorunlarınızın Çözümünde Yanınızdayız.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

5510/28 inci maddenin iki ve üçüncü fıkralarına göre aylığa
hak kazanma koşulları
İlgili kanun
4/1-(a) sigortalıları için 7200,
4/1-(b) sigortalıları için 9000
prim gün sayısı koşulunun
oluştuğu tarih
Tahsis talep tarihindeki
en az
No Madde no
Yaş
Gün
sayısı
Kadın Erkek 4/1-(a)
sigortalıları
4/1-(b)
sigortalıları
5510
28/iki-(a) 01.05.2008 - 31.12.2035 58 60 7200 9000
28/ üç 01.05.2008 - 31.12.2035 61 63 5400 5400
28/iki-(b)
ve üç
01.01.2036 31.12.2037 59 61 7200 9000
62 64 5400 5400
01.01.2038 - 31.12.2039 60 62 7200 9000
63 65 5400 5400
01.01.2040 - 31.12.2041 61 63 7200 9000
64 65 5400 5400
01.01.2042 - 31.12.2043 62 64 7200 9000
65 65 5400 5400
01.01.2044 – 31.12.2045 63 65 7200 9000
65 65 5400 5400
01.01.2046 – 31/12/2047 64 65 7200 9000
65 65 5400 5400
01.01.2048 65 65 7200 9000
65 65 5400 5400
Yine 28 inci maddenin üçüncü fıkrasında; ikinci fıkrada belirlenen yaş hadlerine 65 yaşı
geçmemek üzere, üç yıl eklenmek ve adlarına en az 5400 gün malullük, yaşlılık ve ölüm
sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla da yaşlılık aylığı bağlanabilecektir. 5400 gün prim
ödeme gün koşulu için Kanunun geçici 6 ncı maddesinin yedinci fıkrasının (b) bendinde
kademeli geçiş süreci öngörülmüştür.
4/1-(a) sigortalıları için 5510/geçici 6 ncı madde-yedinci fıkra (b) bendine göre
aylığa hak kazanma koşulları
İlgili kanun
Sigortalılık süresinin
başlangıcı
Tahsis talep tarihindeki
en az
No Madde
no
Yaş
Gün
Kadın Erkek sayısı
5510
Geçici
6/Yedi-
(b)
01.05.2008 - 31.12.2008 61 63 4600
01.01.2009 - 31.12.2009 61 63 4700
01.01.2010 - 31.12.2010 61 63 4800
01.01.2011 - 31.12.2011 61 63 4900
01.01.2012 - 31.12.2012 61 63 5000
01.01.2013 - 31.12.2013 61 63 5100
01.01.2014 - 31.12.2014 61 63 5200
01.01.2015 - 31.12.2015 61 63 5300
01.01.2016 - 61 63 5400



2.2. Özel koşullar
2.2.1. Kanuna göre özel şartlarla aylığa hak kazanma koşulları
Kanunla, sigortalı olarak işe başlamadan önce malul olan, çalışma gücü kaybı oranı %
60 ın altında bulunan, erken yaşlanan ve maden işyerlerinin yeraltı işlerinde çalışan sigortalılar
korunarak, bunlara daha kolay şartlarla emekli olabilme olanağı sağlanmıştır.
Kanunun 28 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları dışındaki diğer fıkralarda yer
alan;
- İlk defa sigortalı olduğu tarihten önce malul olan, çalışma gücü kaybı oranı % 40 ila
% 59 arasında olanlar ile erken yaşlanan sigortalıların aylığa hak kazanma koşulları; 4/1-(b)
sigortalılarından 1/10/2008 tarihinden sonra tahsis talebinde bulunanlara bu tarihten sonra
uygulanacaktır.
- 4/1-(a) sigortalıları için ise, ilk defa sigortalı olduğu tarihten önce malul olan, çalışma
gücü kaybı % 40 ila % 59 arasında olanlar için Kanunun 28 inci maddesindeki hükümler geçici
6 ncı madde gereği Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa sigortalı olanlar için
uygulanacak, 28 inci maddede yer alan maden işyerlerinin yer altı işlerinde geçen çalışmalar için
aylığa hak kazanma koşulları ise, 2008/Ekim ayından sonra ilk defa bu işyerlerinde çalışmaya
başlayan sigortalılar için uygulanacaktır.
Ancak, 4/1-(a) sigortalıları için erken yaşlanmaya ilişkin olarak Kanunun geçici
maddelerinde düzenleme yapılmadığından, Kanunun yürürlük tarihinden sonra tahsis talebinde
bulunan 4/1-(a) sigortalılarına Kanunun 28 inci maddesinin yedinci fıkrasında öngörülen
şartlarla aylık bağlanacaktır.
Kanunun 28 inci maddesinin sekizinci fıkrasında belirtilen ve Ankara Sosyal Güvenlik İl
Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık Kurulunca Çalışma
Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre başka
birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul olduğuna karar verilen çocuğu bulunan kadın
sigortalıların, Kanunun yürürlük tarihinden sonra geçen prim gün sayılarının 1/4 ü, sigortalının
prim gün sayısına ilave edilecek ve emeklilik yaş hadlerinden indirilecektir.
2.2.1.1. İşe başlamadan önce malul olanlar
Kanuna tabi sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce çalışma gücünün
% 60 ını kaybettiği önceden veya sonradan tespit edilen sigortalı bu hastalık veya özrü sebebiyle
malullük aylığından yararlanamaz. Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce
Kanunun 25 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalık
veya özürü bulunan ve bu nedenle malullük aylığından yararlanamayan sigortalılara, yaşları ne
olursa olsun en az on beş yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3960 gün malullük, yaşlılık ve
ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla yaşlılık aylığı bağlanacaktır.
Ancak, 4/1-(a) sigortalıları için Kanunun geçici 6 ncı maddesinin yedinci fıkrasının (c)
bendinde 3960 gün sayısı kademelendirilirken, 4/1-(b) sigortalıları yönünden ilk defa getirilen bu
düzenleme, 2008/Ekim ayı başından sonra tahsis talebinde bulunan sigortalılar için hemen
uygulanacaktır.
Diğer taraftan, Kanunun 28 inci maddesinin dördüncü fıkrasına göre, sigortalı olarak ilk
defa çalışmaya başladığı tarihten önce 25 inci maddenin ikinci fıkrasına göre malul sayılmayı
gerektirecek derecede hastalık veya özrü bulunan ve bu nedenle malullük aylığından
yararlanamayan sigortalıların çalışma gücü kayıp oranları her halükarda % 60 ve üzerinde
olduğundan bunlar için Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik
Merkezi bünyesindeki Sağlık Kurulundan yeni bir derecelendirme istenmeyecektir.

5510/28 inci madde dördüncü fıkra ve geçici 6 ncı madde yedinci fıkra (c) bendine göre
ilk defa çalışmaya başladığı tarih itibariyle malul sayılanlar
(4/1-(a) sigortalıları için)
İlgili
kanun
Madde Sigortalılık süresinin
başlangıcı
Sigortalılık
süresi
Gün
sayısı
5510
GM.10/Bir 2008/Ekim(hariç) öncesi 15 3600
GM.6/Yedi-(c)
2008/Ekim (dahil) - 31.12.2008 15 3700
01.01.2009 - 31.12.2009 15 3800
01.01.2010 - 31.12.2010 15 3900
28/Dört 01.01.2011'den sonra 15 3960
2.2.1.2. Çalışma gücündeki kayıp oranı % 60 dan az olanlar
Çalışma gücü kayıp oranlarının % 60 ın altında olması nedeniyle malul sayılmayan
sigortalılardan, sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce veya sonra çalışma
gücü kayıp oranının % 60 ın altında olduğu tespit edilenlere, Kanunun 28 inci maddesinin
beşinci fıkrasında yine belirli bir sigortalılık süresi ve prim gün sayısı koşullarını yerine
getirmeleri halinde yaşlılık sigortasından aylık bağlanması öngörülmüştür.
Buna göre; Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca
usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu, Ankara
Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık
Kurulunca çalışma gücündeki kayıp oranının;
a) % 50 ila % 59 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar, en az 16 yıldan beri sigortalı
olmaları ve 4320 gün,
b) % 40 ila % 49 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar, en az 18 yıldan beri sigortalı
olmaları ve 4680 gün,
malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla herhangi bir yaş
şartı aranmaksızın yaşlılık aylığına hak kazanacaktır.
Bu fıkra gereğince Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal
Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık Kurulunca düzenlenen raporlarda oranın % 59 ve daha
üzerinde belirlendiği durumlarda da aylığa hak kazanma şartları ve oranı Kanunun 28/5-(a) bendi
hükümlerine göre belirlenecektir.
5510/28 inci madde beşinci fıkra ve geçici altıncı madde yedinci fıkra (d) ve (e)
bentlerine göre çalışma gücü kaybı oranı % 60 ın altında olanlar
(4/1-(a) sigortalıları için)
Sigortalılık süresinin
başlangıcı
Çalışma gücü kayıp oranı
% 50- % 59 % 40- % 49
Sigortalılık
süresi
Gün
sayısı
Sigortalılık
süresi
Gün
sayısı
--.10.2008 - 31.12.2008 16 3700 18 4100
01.01.2009 - 31.12.2009 16 3800 18 4200
01.01.2010 - 31.12.2010 16 3900 18 4300
01.01.2011 - 31.12.2011 16 4000 18 4400
01.01.2012 - 31.12.2012 16 4100 18 4500
01.01.2013 - 31.12.2013 16 4200 18 4600
01.01.2014 - 31.12.2014 16 4300 18 4680
01.01.2015'den sonra 16 4320 18 4680

4/1-(a) sigortalıları için ilk defa 2008/Ekim ayı başında sigortalı olanlardan Kanunun
geçici 6 ncı maddesinin yedinci fıkrasının (d) bendinde 4320 gün, (e) bendinde de 4680 gün için
kademelendirme öngörülmüş olup, 4/1-(b) sigortalıları için ise Kanunun yürürlük tarihinden
sonra talepte bulunanlara, koşulların yerine gelmesi halinde aylık bağlanacaktır.
Ancak, Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olup, sakatlığı nedeniyle vergi
indiriminden yararlandığını gerek Kanunun yürürlük tarihinden önce gerekse Kanunun yürürlük
tarihinden sonra tespit ettiren 4/1-(a) sigortalılarının sakatlık derecelerine göre aylığa hak
kazanma koşulları 506 sayılı Kanunda olduğu şekliyle korunmuştur.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

2.1.1.2.3. 1479 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına göre
aylığa hak kazananlar
1/10/1999 tarihinde kadın ise 50, erkek ise 55 yaş ve en az 15 tam yıl için 2 yıldan daha
fazla süre var ise kademeli geçiş süreci uygulanacaktır.
1479 SK.Geçici 10/Üçüncü fıkrasına göre
aylığa hak kazanma koşulları-kademeli geçiş süreci
Kanun çıktığı tarihte
emekliliğine kalan süre
(1/10/1999 tarihi itibariyle)
Yaş Prim ödeme
süresi
Kadın Erkek
2-4 Yıl arasında olanlar 51 56 15 Yıl
4-6 Yıl arasında olanlar 52 56 15 Yıl
6-8 Yıl arasında olanlar 53 57 15 Yıl
8-10 Yıl arasında olanlar 54 57 15 Yıl
10 Yıldan fazla olanlar 56 58 15 Yıl


Kısmi aylıklarda; sigortalının 1/10/1999 tarihinde hem hizmeti hem de yaşı
değerlendirilecektir.
2.1.2. 8/9/1999 (dahil) ila 30/4/2008 (dahil) tarihleri arasında sigortalı olanlar
2.1.2.1. 4/1-(a) sigortalıları için
4447 sayılı Kanunla 506 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin (A) fıkrasındaki yaşlılık
aylığına hak kazanma seçenekleri üçten ikiye indirilerek, 8/9/1999 (dahil) tarihinden sonra ilk
defa sigortalı olarak çalışmaya başlayanların yaşlılık aylığından yararlanabilmesi için;
Kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş olması ve en az 7000 gün veya,
Kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş olması, 25 yıldan beri sigortalı bulunması ve
en az 4500 gün,
malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak seçeneklerinden birinin yerine
getirilmesi öngörülmüştür.
Kanunun geçici 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında aynı hüküm korunmuştur.
2.1.2.2. 4/1-(b) sigortalıları için
Kanunun geçici 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasında 4/1-(b) kapsamında olup, 8/9/1999
tarihinden 30/4/2008 tarihine kadar ilk defa sigortalı sayılanlar;
Kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş ve 25 tam yıl sigorta primi ödemiş olması
veya,
Kadın ise 60, erkek ise 62 yaşını doldurması ve en az 15 tam yıl malullük, yaşlılık ve
ölüm sigortaları primi ödemesi,
şartıyla kısmi yaşlılık aylığından yararlanacaklardır.
2.1.3. 30/4/2008 (hariç) sonrasında sigortalı olanlar
Kanunla genel hükümler yönünden ilk defa Kanuna göre sigortalı sayılanlara yaşlılık
sigortasından aylık bağlama şartları 28 inci maddede düzenlenmiştir.
Maddenin ikinci fıkrasında; ilk defa Kanuna göre sigortalı sayılanlara aşağıda belirtilen
şartları yerine getirmeleri halinde yaşlılık aylığı bağlanacağı öngörülmüş olmakla birlikte,
Kanunun geçici 7 nci maddesinin son fıkrasında 30/4/2008 (hariç) tarihinden sonra 506, 1479,
5434, 2925 ve 2926 sayılı kanunlara göre ilk defa sigortalı veya iştirakçi olanlar hakkında
Kanunun 28 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrası hükümlerinin uygulanacağı öngörülmüştür.
Diğer bir ifadeyle, 28 inci maddenin ikinci ve üçüncü fıkraları ilk defa 1/5/2008 tarihi itibariyle
506, 1479, 5434, 2925 ve 2926 sayılı kanunlara göre sigortalı olanlar için uygulanacaktır.
Buna göre, ilk defa 1/5/2008 tarihi itibariyle sigortalı olanlardan;
4/1-(a) sigortalılarına, kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş olması ve en az 7200
gün,
4/1-(b) sigortalılarına, kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş olması ve en az 9000
gün,
malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartıyla yaşlılık aylığı
bağlanacaktır.
Kadın sigortalılar için 58, erkek sigortalılar için 60 olarak öngörülen yaş hadleri, 4/1-(a)
sigortalıları için 7200, 4/1-(b) sigortalıları için 9000 prim gün sayısı koşullarının 28 inci
maddenin ikinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen kademeli süreçte, 1/1/2036 tarihinden sonra
yerine getirilmesi halinde, gün koşulunun yerine getirildiği tarih aralığındaki yaş hadleri esas
alınarak aylığa hak kazanma koşulları belirlenecektir.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

2.1.1.2.2. 1479 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinin ikinci fıkrasına göre
aylığa hak kazananlar
1479 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası Anayasa Mahkemesinin
iptal kararından sonra 4759 sayılı Kanunla yeniden düzenlenmiş ve bu defa sigortalıların
23/5/2002 tarihini takip eden aybaşı olan 1/6/2002 tarihi itibariyle, kadın ise 20, erkek ise 25 tam
yılını dolduranlar veya doldurmalarına kalan süreye göre kademeli geçiş süreci öngörülmüştür.
1479 SK. Geçici 10/İkinci fıkrasına göre
aylığa hak kazanma kademeli geçiş süreci
Kadın Emeklilik
yaşı Erkek Emeklilik
yaşı
2 tam yıl veya daha az
40 2 tam yıl veya daha az 44
3 tam yıl veya daha az
41 3 yıl 6 ay veya daha az 45
3 tam yıldan fazla,
4 tam yıl veya daha az 42 3 yıl 6 aydan fazla, 5 tam yıl
veya daha az 46
4 tam yıldan fazla,
5 tam yıl veya daha az 43 5 yıldan fazla, 6 yıl 6 aydan
veya daha az 47
5 tam yıldan fazla,
6 tam yıl veya daha az 44 6 yıl 6 aydan fazla, 8 tam yıl
veya daha az 48

Kadın Emeklilik
yaşı Erkek Emeklilik
yaşı
6 tam yıldan fazla,
7 tam yıl veya daha az 45 8 tam yıldan fazla, 9 yıl 6 ay
veya daha az 49
7 tam yıldan fazla,
8 tam yıl veya daha az 46 9 yıl 6 aydan fazla, 11 tam yıl
veya daha az 50
8 tam yıldan fazla,
9 tam yıl veya daha az 47 11 tam yıldan fazla, 12 yıl 6 ay
veya daha az 51
9 tam yıldan fazla,
10 tam yıl veya daha az 48 12 yıl 6 aydan fazla, 14 tam yıl
veya daha az 52
10 tam yıldan fazla,
11 tam yıl veya daha az 49 14 tam yıldan fazla, 15 yıl 6 ay
veya daha az 53
11 tam yıldan fazla,
12 tam yıl veya daha az 50 15 yıl 6 aydan fazla, 17 tam yıl
veya daha az 54
12 tam yıldan fazla,
13 tam yıl veya daha az 51 17 tam yıldan fazla, 18 yıl 6 ay
veya daha az 55
13 tam yıldan fazla,
14 tam yıl veya daha az 52 18 yıl 6 aydan fazla, 20 tam yıl
veya daha az 56
14 tam yıldan fazla,
15 tam yıl veya daha az 53 20 tam yıldan fazla, 21 yıl 6 ay
veya daha az 57
15 tam yıldan fazla,
16 tam yıl veya daha az 54 21 yıl 6 aydan fazla, 22 tam
yıl 58
16 tam yıldan fazla
veya 17 tam yıl 55
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Yaşlılık Sigortası
1. Yaşlılık sigortasından sağlanan yardımlar
Yaşlılık sigortasından sağlanan yardımlar yaşlılık aylığı bağlanması ve yaşlılık toptan
ödemesi yapılmasıdır.
2. Yararlanma koşulları
Kanunun 28 inci maddesinde yaşlılık sigortasından aylığa hak kazanma koşulları
düzenlenmiştir. Maddenin ikinci ve üçüncü fıkrasında yaşlılık aylığına hak kazanma genel koşulları belirlenirken, dört ila sekizinci fıkralarında sigortalıların işyerlerindeki çalışma
koşulları ile maluliyet ve çalışma gücü kayıp oranları gibi özel durumları göz önünde
bulundurularak, daha kolay şartlarla emekliliğe hak kazanabilmelerine olanak sağlayan özel
şartlara da yer verilmiştir.
Gerek genel koşullara, gerekse özel koşullara göre aylık bağlanabilmesi, 4/1-(a)
sigortalıları için çalıştığı işinden ayrılması, 4/1-(b) sigortalıları için tarım işlerinde kendi adına ve
hesabına bağımsız çalışanlar hariç sigortalılığa esas faaliyetine son verip vermeyeceğini beyan
ettikten sonra, yazılı istekte bulunması ortak koşulun gerçekleşmesine de bağlı bulunmaktadır.
2.1. Genel koşullar
Yaşlılık sigortasından aylığa hak kazanmanın genel koşulları;
8/9/1999 (hariç) tarihinden önce,
8/9/1999 (dahil) ila 30/04/2008 (dahil) tarihleri arasında,
30/4/2008 (hariç) sonrasında,
sigortalı olanlar için 3 bölümde incelenecektir.
2.1.1. 8/9/1999 (hariç) tarihinden önce sigortalı olanlar
8/9/1999 tarihinden önce sigortalı olanların yaşlılık aylığına hak kazanma koşulları
Kanunla;
4/1-(a) sigortalıları için; 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci,
4/1-(b) sigortalıları için; 1479 sayılı Kanunun geçici 10 uncu,
maddeleri yürürlükte bırakılmak suretiyle mülga kanunlardaki hükümler doğrultusunda
tespit edilmesi sağlanmıştır.
Buna göre, 8/9/1999 tarihinden önce sigortalı olan;
4/1-(a) sigortalılarının aylığa hak kazanma koşulları 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci
maddesinin A, B ve C bentlerindeki,
4/1-(b) sigortalılarının ise 1479 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinin birinci, ikinci
ve üçüncü fıkralarındaki,
koşullara göre belirlenecektir.
2.1.1.1. 4/1-(a) sigortalıları için
2.1.1.1.1. 506 sayılı Kanunun geçici 81/A bendine göre aylığa hak kazanma
koşulları
8/9/1999 tarihi itibariyle 506 sayılı Kanunun 4447 sayılı Kanunla değiştirilmeden önceki
(A) bendindeki seçeneklere göre yaşlılık aylığına hak kazananlar ile bu tarih itibariyle kadın
sigortalılardan 18, erkek sigortalılardan 23 yıllık sigortalılık sürelerini dolduranlardan;
- Kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurmuş olması ve en az 5000 gün veya,
- Kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurmuş olması, 15 yıldan beri sigortalı bulunması
ve en az 3600 gün yahut,
- Kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurmamış olmakla beraber, kadın ise 20, erkek ise
25 yıldan beri sigortalı bulunması ve en az 5000 gün,
malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olma şartlarını yerine getirenler,
yaşlılık aylığına hak kazanacaklardır.
2.1.1.1.2. 506 sayılı Kanunun geçici 81/B bendine göre aylığa hak kazanma koşulları
4759 sayılı Kanunla değişik 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci maddenin (B) bendi ile
sigortalıların 23/5/2002 tarihindeki sigortalılık sürelerine göre, aşağıdaki tabloda belirtilen en
az sigortalılık süresi, yaş ve prim ödeme gün sayısı koşulunu yerine getirmeleri halinde yaşlılık
aylığına hak kazanabilecekleri öngörülmüştür.
4759 sayılı Kanunda yaşlılık aylığı için öngörülen kademeli geçiş süreci
23/5/2002 tarihindeki sigortalılık süresi/sigortalılık
süresinin başlangıcı
Tahsis talep tarihindeki en az
Sigortalılık
süresi Yaşı Gün
Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek sayısı
18 yıl–20 yıl 8 ay 15 gün
09/09/1981-23/05/1984
23 yıl–25 yıl 8 ay 15 gün
09/09/1976-23/05/1979 20 25 40 44 5000
17 yıl – 18 yıl
24/05/1984-23/05/1985
21 yıl 6 ay-23 yıl
24/05/1979-23/11/1980 20 25 41 45 5000
16 yıl – 17 yıl
24/05/1985-23/05/1986
20 yıl – 21 yıl 6 ay
24/11/1980-23/05/1982 20 25 42 46 5075
15 yıl – 16 yıl
24/05/1986-23/05/1987
18 yıl 6 ay-20 yıl
24/05/1982-23/11/1983 20 25 43 47 5150
14 yıl – 15 yıl
24/05/1987-23/05/1988
17 yıl-18 yıl 6 ay
24/11/1983-23/05/1985 20 25 44 48 5225
13 yıl – 14 yıl
24/05/1988-23/05/1989
15 yıl 6 ay-17 yıl
24/05/1985-23/11/1986 20 25 45 49 5300
12 yıl – 13 yıl
24/05/1989-23/05/1990
14 yıl-15 yıl 6 ay
24/11/1986-23/05/1988 20 25 46 50 5375
11 yıl – 12 yıl
24/05/1990-23/05/1991
12 yıl 6 ay-14 yıl
24/05/1988-23/11/1989 20 25 47 51 5450
10 yıl – 11 yıl
24/05/1991-23/05/1992
11 yıl-12 yıl 6 ay
24/11/1989-23/05/1991 20 25 48 52 5525
9 yıl – 10 yıl
24/05/1992-23/05/1993
9 yıl 6 ay-11 yıl
24/05/1991-23/11/1992 20 25 49 53 5600
8 yıl – 9 yıl
24/05/1993-23/05/1994
8 yıl-9 yıl 6 ay
24/11/1992-23/05/1994 20 25 50 54 5675
7 yıl – 8 yıl
24/05/1994-23/05/1995
6 yıl 6 ay-8 yıl
24/05/1994-23/11/1995 20 25 51 55 5750
6 yıl – 7 yıl
24/05/1995-23/05/1996
5 yıl-6 yıl 6 ay
24/11/1995-23/05/1997 20 25 52 56 5825
5 yıl – 6 yıl
24/05/1996-23/05/1997
3 yıl 6 ay-5 yıl
24/05/1997-23/11/1998 20 25 53 57 5900
4 yıl – 5 yıl
24/05/1997-23/05/1998
2 yıl 8 ay 15 gün-3 yıl 6
ay
24/11/1998-08/09/1999
20 25 54 58 5975
3 yıl – 4 yıl
24/05/1998-23/05/1999 20 55 5975
2 yıl 8 ay 15 gün-3 yıl
24/05/1999-08/09/1999 20 56 5975
2.1.1.1.3. 506 sayılı Kanunun geçici 81/C bendine göre aylığa hak kazanma koşulları
4759 sayılı Kanunla 23/5/2002 tarihinden geçerli olmak üzere 506 sayılı Kanunun geçici
81 inci maddesinde yapılan değişiklikle anılan bendin (a) alt bendinde yer alan 15 yıl + 50/55
yaş + 3600 gün koşuluna göre yaşlılık aylığına hak kazanma koşulları 8/9/1999 tarihinden
23/5/2002 tarihine kaydırılmış ve bu tarihten sonra emekli olacaklar için 15 yıl, 3600 gün ve
50/55 yaş şartlarını yerine getirecekleri tarihe göre kademeli geçiş sür23/5/2002 tarihinde öngörülen şartları yerine getiremeyenler, bu şartları aşağıda belirtilen
tarih aralıklarından hangi tarih aralığında yerine getiriyorsa o yaşlarda aylığa hak
kazanacaklardır.
- 24/5/2002 ile 23/5/2005 tarihleri arasında yerine getirenler kadın ise 52, erkek ise 56
yaşını doldurmuş olmaları,
- 24/5/2005 ile 23/5/2008 tarihleri arasında yerine getirenler kadın ise 54, erkek ise 57
yaşını doldurmuş olmaları,
- 24/5/2008 ile 23/5/2011 tarihleri arasında yerine getirenler kadın ise 56, erkek ise 58
yaşını doldurmuş olmaları,
- 24/5/2011 tarihinden sonra yerine getiren kadınlar 58, 24/5/2011 ile 23/5/2014 tarihleri
arasında yerine getiren erkekler 59 yaşını doldurmuş olmaları,
- 24/5/2014 tarihinden sonra yerine getiren erkekler 60 yaşını doldurmuş olmaları,
halinde yaşlılık aylığına hak kazanacaklardır.
2.1.1.2. 4 (b) sigortalıları için
2.1.1.2.1. 1479 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına göre
aylığa hak kazananlar
1/10/1999 tarihi itibariyle aylık bağlanmasına hak kazananlar ile hak kazanmalarına iki
tam yıl veya daha az kalanlar, 1479 sayılı Kanunun 35 inci maddesinin 4447 sayılı Kanunla
değiştirilmeden önceki hükümlerine göre;
- Talepte bulunduğu tarihte prim ve prime ilişkin borcunun bulunmaması,
- Kadın ise 20 tam yıl, erkek ise 25 tam yıl prim ödemesi,
- Kadın ise 50, erkek ise 55 yaşında olması ve 15 tam yıl prim ödemesi,
şartıyla aylığa hak kazanacaklardır.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

4. Malullük aylığının başlangıcı
Kanunun 4/1-(a) ve 4/1-(b) bentleri kapsamındaki sigortalıların sigortalılıklarını
sonlandırmadan maluliyet durumlarının tespiti için sevk talebinde bulunup, malul sayıldıktan
sonra işten ayrılarak tahsis talebinde bulunmaları veya sonlandırdıktan sonra sevk ve tahsis
talebinde bulunmaları hallerinde, sağlık kurulu rapor tarihi veya tahsis talep tarihleri önce veya
sonra olacağından aylık başlangıç tarihleri değişmektedir.
Buna göre, sigortalının malullük aylığı;
Malul sayılmasına esas tutulan rapor tarihi yazılı istek tarihinden önce ise yazılı istek
tarihini,
Malul sayılmasına esas tutulan rapor tarihi yazılı istek tarihinden sonra ise rapor tarihini,
takip eden ay başından itibaren başlatılacaktır.
Sigortalı, aylığın başlangıç tarihinde geçici iş göremezlik ödeneği almakta ise, malullük
aylığı geçici iş göremezlik ödeneğinin verilme süresinin sona erdiği tarihten sonraki aybaşından
başlatılacaktır. Bağlanacak malullük aylığı sigortalının almakta olduğu geçici iş göremezlik
ödeneğinden fazla ise aradaki fark, tahsis talep veya rapor tarihine göre belirlenecek malullük
aylığı başlangıç tarihinden itibaren verilecektir.
4/1-(b) kapsamındaki sigortalıların tahsis talep tarihinde prim ve prime ilişkin her türlü
borçlarının bulunması halinde, talepleri reddedilerek borçlarını ödedikten sonra yeniden yazılı
istekte bulundukları tarihi takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanacaktır.
Ancak, 4/1-(b) kapsamında geçen hizmetlerle 4/1-(a) ve 4/1-(c) kapsamında aylık
bağlanacağı durumlarda, talepte bulunulan tarihte, 4/1-(b) kapsamında geçen hizmetlere ilişkin
borcun bulunması halinde, yeni bir talep dilekçesi alınmadan, malullük aylıkları prim ve prime ilişkin her türlü borçlarını ödedikleri tarihi takip eden aybaşından başlatılacaktır. Bu uygulama,
malullük sigortasından 2008/Ekim ve sonrasında tahsis talebinde bulunacaklar için yapılacaktır.
5. Malullük aylığı başvurusu ve istenecek belgeler
Malullük aylığı bağlanabilmesi için;
4/1-(a) sigortalılarının çalıştığı işten ayrıldıktan,
4/1-(b) sigortalılarının ise iş yerini kapattıktan veya devrettikten,
sonra kendisinin veya varsa vekilinin Tahsis Talep ve Beyan Taahhüt Belgesi (Ek-2) ile
Kurumun ilgili ünitesine başvurması şarttır.
Tahsis talep dilekçesine, sigortalının bir adet belgelik fotoğrafı ile 4/1-(a)
sigortalılarından ilgili döneme ait aylık prim ve hizmet belgesi henüz Kuruma verilmemiş
olanlar için sigortalı işten ayrılış bildirgesinin verilmesi beklenecek ve işveren tarafından bu
belge Kuruma e-sigorta yoluyla gönderildikten sonra aylık bağlama işlemi sonuçlandırılacaktır.
Sigortalı ile hak sahiplerinden kesinlikle hesap fişi istenmeyecektir.
Sigortalılarca adi posta yolu veya kargo ile veya Kuruma doğrudan yapılan yazılı
başvurularda, tahsis talep tarihi olarak dilekçenin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarih,
taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta servisi ile gönderilen tahsis taleplerinde ise
dilekçenin postaya verildiği tarih, Kuruma intikal tarihi olarak kabul edilecektir.
Sigortalıların aylığa hak kazandığı tarihin ayın son günü resmi tatil gününe veya hafta
sonu tatiline rastlaması nedeniyle taleplerini Kuruma veremeyen sigortalıların, bu resmi tatil
gününü takip eden ilk iş günü mesai bitimine kadar Kuruma verilen, taahhütlü, iadeli taahhütlü
veya acele posta servisi ile gönderilen talepleri, önceki ayın son günü verilmiş gibi kabul
edilecektir.
6. Malullük aylığının kesilmesi ve yeniden başlaması
Kanunun malullük aylığının kesilmesine ilişkin 27 nci maddesinde, malullük aylığının
sigortalının;
Bu Kanuna göre veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaya başlamaları,
Kontrol muayenesi sonucu malullük durumunun ortadan kalkması,
hallerinde kesileceği,
Geçici 1 inci maddesinde, Kanunun yürürlük tarihinden önce 1479 ve 2926 sayılı
kanunların mülga hükümlerine göre aylık bağlananlar ile Kanunun yürürlük tarihinden önce sevk
talebinde bulunanların aylıklarının kesilmesi ve yeniden bağlanmasında Kanunla yürürlükten
kaldırılan ilgili kanun hükümlerinin uygulanacağı,
Geçici 14 üncü maddesinde ise, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlar
ile malullük aylığı bağlananlar hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından
bu Kanunla yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edileceği,
öngörülmüştür.
Mülga Kanun hükümlerine göre bağlanan malullük aylıklarında, mülga Kanun
hükümlerine göre işlem yapılmaya devam edilecek olup, Kanuna göre malullük aylığı bağlanıp
Kanuna tabi olarak yeniden çalışmaya başlayanlardan, 1/10/2008 tarihinden;
Önce sigortalı olanların aylıklarının kesilmesi veya sosyal güvenlik destek primi
uygulaması Kanunun 27 ve geçici 14 üncü maddelerine,
Sonra sigortalı olanların aylıklarının kesilmesi ise 27 nci madde hükümlerine,
göre yapılacaktır.
Buna göre;
1/10/2008 tarihinden önce sigortalı olup, Kanunun 26 ncı maddesine göre malullük aylığı
bağlanmış olan;4/1-(b) sigortalısı; 4/1-(a) kapsamında sigortalı olursa prime esas kazançlarından geçici
14 üncü madde gereği sosyal güvenlik destek primi, 4/1-(b) veya 4/1-(c) kapsamında sigortalı
olursa 27 nci madde gereği aylığı kesilecektir.
4/1-(a) sigortalısı; 4/1-(b) kapsamında sigortalı olursa geçici 14 üncü madde gereği
aylığından sosyal güvenlik destek primi, 4/1-(a) veya 4/1-(c) kapsamında sigortalı olursa 27 nci
madde gereği aylığı kesilecektir.
Kanunun yürürlük tarihinden sonra sigortalı olup, Kanunun 26 ncı maddesine göre
tarafına malullük aylığı bağlanmış olan; 4/1-(a) ve 4/1-(b) sigortalıları; 4/1-(a), 4/1-(b) ve 4/1-
(c) kapsamında çalışırsa bunlar hakkında Kanunda sosyal güvenlik destek primi uygulaması
olmadığından aylıkları 27 nci madde gereği kesilecektir.
Çalışmaya başlamaları nedeniyle aylıkları çalışmaya başladığı tarihi takip eden ödeme
döneminden itibaren kesilenlerden, çalıştıkları süre zarfında Kanunun 80 inci maddesine göre
belirlenen prime esas kazançları üzerinden 81 inci maddesi gereğince kısa ve uzun vadeli sigorta
kolları ile genel sağlık sigortasına ait prim alınacaktır. Bunlardan işten ayrılarak yeniden
malullük aylığı bağlanması için yazılı istekte bulunanlara; kontrol muayenesine tabi tutulmak ve
ilk aylığına esas malullüğünün devam ettiği anlaşılmak kaydıyla, istek tarihlerini takip eden
ödeme döneminden itibaren yeniden malullük aylığı hesaplanarak bağlanacaktır.
Kanunun 4/1-(a) ve 4/1-(b) bendi kapsamındaki sigortalılara yeniden bağlanacak
aylıkların hesabında; ilk bağlanan malullük aylığına esas prim ödeme gün sayısı dikkate alınarak
Kanunun 27 nci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) ve (b) bentlerindeki hükümler
uygulanacaktır.
7. Malullük aylığı almakta iken çalışması nedeniyle aylığı kesilenlerin aylığa hak
kazanma koşulları
Kanunun yürürlük tarihinden önce malullük aylığı bağlanmış olan sigortalılardan,
Kanunun yürürlük tarihinden önce veya sonra çalışmaya başlaması nedeniyle aylıkları
kesilenlerin, işten ayrılarak yeniden tahsis talebinde bulunmaları halinde bunların kontrol
muayenesine tabi tutulması gerekmektedir. Sigortalının malullük hali, Kuruma sevk talebinin
Kanunun yürürlük tarihinden sonra olması nedeniyle yeni hükümlere göre tespit edilecek ve
malul olduğu anlaşılan sigortalıya aylık yeniden hesaplanarak bağlanacaktır. Ancak, sigortalının
aylığa hak kazanma koşullarını ikinci talebinde yerine getirmiş olup olmadığına bakılmayacaktır.
(506 sayılı Kanuna göre 5 yıllık sigortalılık süresi ve ortalama 180 günden aylık bağlanmış ise
Kanunun yürürlük tarihinden itibaren yeniden tahsis talebinde bulunduğunda 10 yıllık
sigortalılık süresi veya 1800 gün yerine gelmeyebilir.)
Malullük hali devam eden sigortalının aylık alma hakkı sigortalılık süresi ve prim ödeme
gün sayısı yönünden kazanılmış hak niteliğinde olduğundan, malullük aylığı bağlanması için
gerekli olan şartların sonradan değişmiş olması aylığın kesilmesini gerektirmemektedir

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

İKİNCİ BÖLÜM
Malullük Sigortası
1. Malullük sigortasından sağlanan yardımlar
Kanunun 25 ila 27 nci maddeleri arasında düzenlenmiş olup, bu sigorta kolundan
sağlanan tek yardım, malullük aylığı bağlanmasıdır.
2. Malul sayılma
Sigortalının veya işverenin talebi üzerine Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti
sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi
belgelerin incelenmesi sonucu, 4/1-(a) ve 4/1-(b) sigortalıları için çalışma gücünün veya iş kazası
veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60 ını kaybettiği Kurum
Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalı malul sayılmaktadır.
3. Malullük aylığına hak kazanma koşulları
Kanunun 26 ncı maddesi gereğince, sigortalıya malullük aylığı bağlanabilmesi için
sigortalının;
- Kanunun 25 inci maddesine göre malul sayılması,
- En az on yıldan beri sigortalı bulunup, toplam olarak 1800 gün veya başka birinin
sürekli bakımına muhtaç derecede malul olan sigortalılar için ise sigortalılık süresi aranmaksızın
1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması,
- Maluliyeti nedeniyle sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan veya işyerini kapattıktan
veya devrettikten sonra Kurumdan yazılı istekte bulunması,
gerekmektedir.
Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların kendi
sigortalılığı nedeniyle genel sağlık sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü
borçlarının ödenmiş olması zorunludur.
Kanuna göre sigortalılara malullük aylığı bağlanabilmesi için öncelikle sigortalının
maluliyet durumunun tespit edilmesi gerekmektedir. Maluliyet durumunun tespiti için sevk
işlemi yapılacak sigortalının, sevk talebinde bulunduğu tarihte sigortalılığını sonlandırması şartı
aranmayacaktır. Sigortalılık devam ederken de sigortalı sevk talebinde bulunabilecektir.
Görüldüğü üzere, işten ayrılma, işyerini kapatma veya devretme koşulu tahsis talep
aşamasında aranacak olup, sigortalının tahsis talebinde bulunmadan önce mutlaka sigortalılığını
sonlandırması gerekmektedir.
Diğer taraftan, Kanunun 26 ncı maddesinde öngörülen şartlar Kanunun yürürlüğe girdiği
tarihten sonra malullük sigortasından tahsis talebinde bulunan sigortalılar için aranacaktır.
Ancak, Kanunun geçici 10 uncu maddesinin beşinci fıkrasında, Kanunun yürürlüğe girdiği
tarihten önce, malullük durumlarının tespiti için talepte bulunan ve Kanunun yürürlük tarihinden
sonra malul olduklarına karar verilenler hakkında mülga 506 ve 2925 sayılı kanunlardaki şartları
taşımaları halinde anılan kanunlara göre aylık bağlanacağı öngörülmüştür.
Buna göre, 4/1-(a) sigortalılarından 2008/Ekim ayı başından önce malullük durumlarının
tespiti için sevk talebinde bulunanlardan, 2008/Ekim ayı başından sonra malul olduğuna karar
verilenlere toplam olarak 1800 gün veya 5 yıldan beri sigortalı bulunup sigortalılık süresinin her
yılı için ortalama olarak 180 gün prim ödemeleri halinde malullük sigortasından aylık
bağlanacaktır.
4/1-(b) sigortalıları açısından 1/10/2008 tarihinden önce yapılan sevk işlemleri aynı
zamanda malullük aylığı talebini de kapsadığından, bunlar için 1479 ve 2926 sayılı kanunların
mülga hükümlerine göre işlem yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, Kanunun yürürlük tarihinden önce 1479 veya 2926 sayılı kanunlara göre
sigortalılıkları devam ederken veya sigortalılıkları sona ermiş olanlardan maluliyet yönünden
sevk talebinde bulunanlardan, gerek Kanunun yürürlük tarihinden önce gerekse Kanunun
yürürlük tarihinden sonra malul oldukları tespit edilenler hakkında da 1479 ve 2926 sayılı
Kanunun mülga hükümleri doğrultusunda işlem yapılacaktır.
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra tahsis talebinde bulunan sigortalıların hangi
kanun hükümlerine göre malul sayılacağı hususunda karar verilebilmesi için mutlaka
sigortalıların sevk tarihlerini gösterir belgelerin Kurum Sağlık Kuruluna gönderilmesi
gerekmektedir.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

1.2.2. Sürekli iş göremezlik geliri/ölüm geliri dosyalarının tasnifi
4/1-(b) sigortalıları için sürekli iş göremezlik geliri dosyası ile ölüm geliri dosyalarında
bulunması gereken belgeler ile bunların tasnif sırası aşağıda belirtilmiştir.
1.2.2.1. Sürekli iş göremezlik geliri dosyalarının tasnifi ve dosyalarda bulunması
gereken belgeler
Sağlık kurulu raporları ve grafiler, nüfus kayıt örneği, Tahsis Talep ve Beyan Taahhüt
Belgesi, iş göremezlik belgesi, iş kazasına ilişkin Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen
memurları tarafından düzenlenen tahkikat raporu, tutanak ve ekleri, iş kazası ve meslek hastalığı bildirim formu, dilekçeler ve yazışmalar (tarih sırasına göre), peşin değer tabloları, Kurum
Sağlık Kurulunun kararı.
1.2.2.2. Ölüm geliri dosyalarının tasnifi ve dosyalarda bulunması gereken belgeler
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalıların hak sahiplerine gelir bağlanması
sırasında temin edilmesi gereken belgelerin bir bölümü sürekli iş göremezlik geliri, bir bölümü
de ölüm aylığı bağlanırken temin edilen belgelerle benzerlik gösterir. Nüfus kayıt örneği, sağlık
kurulu raporu ve Kurum Sağlık Kurulunun kararı (malul çocuklar için), gerekli görülmesi
halinde öğrenci belgesi, Genelge ekinde (Ek-2) yer alan Tahsis Talep ve Beyan Taahhüt Belgesi,
Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından düzenlenen tahkikat
raporu, tutanak ve ekleri, sigortalının geçirdiği iş kazası veya tutulduğu meslek hastalığı sonucu
mu, yoksa başka bir nedenle mi öldüğünü belirtir ölüm tutanağı, defin ruhsatı, gömme izin
kağıdı, ölü muayene zabıt varakası, otopsi veya doktor raporundan biri, iş kazası ve meslek
hastalığı bildirim formu, dilekçeler, yazışmalar ve peşin değer tabloları.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

1.2. Ölüm geliri
Hak sahiplerine iş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölüm geliri bağlanması Kanunun 20
nci maddesinde düzenlenmiştir. 506 sayılı Kanunun mülga hükümlerine göre hak sahiplerine
gelir bağlanabilmesi için, sigortalının iş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölmesi veya sürekli
iş göremezlik geliri almakta iken ölen sigortalının meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının
en az % 50 olması şartları aranırken, Kanun ile meslekte kazanma gücündeki kayıp oranı % 50 nin altında iken ölen ve ölüm nedeni geçirdiği iş kazası veya tutulduğu meslek hastalığına bağlı
olmayan sigortalıların hak sahiplerine de ölüm geliri bağlanması imkanı getirilmiştir.
Buna göre, Kanunun yürürlük tarihinden önce Kurumdan sürekli iş göremezlik geliri
almakta iken Kanunun yürürlük tarihinden sonra ölen sigortalının Kanunun 34 üncü maddesinde
belirtilen şartlara sahip eşi, çocukları ile ana ve babasına ölüm tarihini takip eden aybaşından
itibaren ölüm geliri bağlanacaktır. Yine Kanunun 37 nci madde hükümlerine göre bu sigorta
kolundan hak sahiplerine cenaze ve evlenme ödeneği verilecektir.
Hak sahiplerinin ölüm gelirine hak kazanması, hisseleri, ölüm gelirinin kesilmesi ve
yeniden bağlanması hususları bu Genelgede “Ölüm Sigortası” bölümünde açıklandığından
burada tekrar edilmemiştir.
1.2.1. Ölüm gelirinin hesaplanması
Kanunun 20 nci maddesine göre hesaplanacak ölüm gelirleri, ölüm tarihi 2008/Ekim ayı
başından (özel sektör için 1/10/2008 (dahil), kamu için 15/10/2008 (dahil)) sonra olan
sigortalılardan, ölüm gelirinin hesabına esas son takvim ayı;
- 2008/Ekim ve öncesi olan;
4/1-(a) sigortalıları için, mülga 506 sayılı Kanun hükümleri,
4/1-(b) sigortalıları için gelirin hesaplanmasında Kanun hükümleri, son takvim ayı
itibariyle hesaplanan gelirin gelir başlangıç tarihine taşınmasında ise, Kanunun yürürlük tarihine
kadar 1479 sayılı Kanuna göre bağlanan aylıklara uygulanan artış oranı,
- 2008/Ekim (dahil) sonrası olan 4/1-(a) ve 4/1-(b) sigortalıları için Kanun hükümleri,
uygulanmak suretiyle hesaplanacaktır.
Kanuna göre ölüm gelirinin hesaplanması; sigortalının ölüm nedeninin iş kazası veya
meslek hastalığına bağlı olup olmaması ile sürekli iş göremezlik geliri almakta iken ölen
sigortalıların sürekli iş göremezlik derecelerine göre farklılık göstermektedir. Buna göre;
İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen,
Meslekte kazanma gücünü % 50 (dahil) den daha fazla oranda kaybetmesi nedeniyle
sürekli iş göremezlik geliri almakta iken (ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olup
olmadığına bakılmaksızın) ölen,
Meslekte kazanma gücünü % 50 den daha az oranda kaybetmesi nedeniyle sürekli iş
göremezlik geliri almakta iken ölen ve ölüm nedeni geçirdiği iş kazası ve meslek hastalığına
bağlı olan,
sigortalının, GK x 30 x % 70 veya kısaca GK x 21 formüllerine göre hesaplanacak
geliri,
Meslekte kazanma gücünü % 50 den daha az oranda kaybetmesi nedeniyle sürekli iş
göremezlik geliri almakta iken iş kazası ve meslek hastalığına bağlı olmayan nedenlerle ölen
sigortalının, almakta olduğu geliri,
Kanunun 34 üncü maddesi hükümlerine göre hak sahiplerine paylaştırılacaktır.
Meslekte kazanma gücünü % 50 den daha az oranda kaybetmesi nedeniyle sürekli iş
göremezlik geliri almakta iken ölen ve ölüm nedeni iş kazası veya meslek hastalığına bağlı
olmayan sigortalının hak sahiplerine paylaştırılacak gelirinde; sigortalının sürekli iş göremezlik
derecesi ile gelirinden yapılan artırım ve indirimler dikkate alınacaktır. Sigortalının gelirinin
yarımdan ödenmesi halinde, ölümünden sonra hak sahiplerinin tek dosyadan gelir almaları
halinde yarım olan geliri tam olarak hesaplanacaktır.
Meslekte kazanma gücünü % 50 den daha az oranda kaybetmesi nedeniyle sürekli iş
göremezlik geliri almakta iken ölen ve ölüm nedeni iş kazası veya meslek hastalığına bağlı
olmayan 4/1-(a) sigortalısının birden fazla dosyadan gelir/aylık alması nedeniyle sürekli iş
göremezlik geliri yarım (Y) ve (S) kodlu olarak ödenirken, hak sahipleri yönünden dosya
sayısının bire inmesi halinde, ölen sigortalının iş göremezlik geliri tama yükseltilecek, ayrıca (S)kodu kaldırılıp alt sınır aylığı uygulanmak suretiyle yeniden hesaplanacaktır. Hesaplanan bu gelir
hak sahiplerine hisselerine göre paylaştırılacaktır.
Diğer taraftan, 4/1-(b) sigortalısının birden fazla dosyadan gelir/aylık alması nedeniyle
sürekli iş göremezlik geliri yarım (Y kodlu) olarak ödenirken, hak sahipleri yönünden dosya
sayısının bire inmesi halinde, gelir tama yükseltilecek ve hak sahiplerine tam gelir üzerinden
paylaştırılacaktır.
Meslekte kazanma gücünü % 50 den daha az oranda kaybetmesi nedeniyle sürekli iş
göremezlik geliri almakta iken iş kazası ve meslek hastalığına bağlı olmayan nedenlerle ölen
sigortalıların hak sahiplerinin, gelir bağlama işlemleri yapılırken, hak sahiplerinden ölen
sigortalının ölüm nedenini bildiren ve ilgili makamlarca düzenlenen onaylı ölüm tutanağı, defin
ruhsatı, mevcut ise otopsi raporu ile sigortalının ölüm tarihine yakın takip edildiği ya da tedavi
gördüğü hastanelerden alınacak hasta dosyası, P.A akciğer grafisi ve diğer tıbbi belgeler ile
hastalığın seyrine dair epikrizlerin temin edilerek, sigortalının iş kazası veya meslek hastalığı
tahsis dosyasının;
Ünitelerinde olması halinde, söz konusu belgelerin iş kazası veya meslek hastalığı
dosyası ile birlikte,
Bir başka ünitede olması halinde, söz konusu belgelerin ölüm geliri bağlayacak üniteye
intikal ettirilerek, ölüm geliri bağlayacak ünite tarafından iş kazası veya meslek hastalığı dosyası
ile birlikte,
ölüm nedeninin geçirdiği iş kazasına veya tutulduğu meslek hastalığına bağlı olup
olmadığının tespiti için Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik
Merkezi bünyesindeki Sağlık Kuruluna gönderilecektir.
Sürekli iş göremezlik geliri almakta iken ölen sigortalıların; ölüm sebebini bildiren ve
ilgili makamlarca düzenlenen onaylı ölüm tutanağı, defin ruhsatı, gömme izin kağıdı, ölü
muayene zabıt varakası, otopsi raporu veya doktor raporu gibi belgelerin temininin imkansız
olduğu hallerde, sigortalının ölümünden önce sürekli iş göremezliğine esas iş kazası veya meslek
hastalığı dışında başka bir kaza geçirip geçirmediği ya da başka bir hastalığa yakalanıp
yakalanmadığının mahallinde tahkiki Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları
aracılığıyla yaptırılacaktır. Ancak sigortalının kesin ölüm sebebine ilişkin karar, bu belgeler ile
sigortalının dosyasının tetkiki sonucunda Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık
Sosyal Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık Kurulunca verilecektir.
Geçirdiği iş kazası veya tutulduğu meslek hastalığı sonucu tedavi görmekte iken vefat
eden sigortalıların sürekli iş göremezlik derecelerinin tespitine esas rapor düzenlenmediğinden
ve bu nedenle Kurum Sağlık Kurulunca ölüm nedeniyle ilgili olarak tespit yapılamayacağından,
bu durumlarda, sigortalının ölüm nedeninin geçirdiği iş kazasına veya tutulduğu meslek
hastalığına bağlı olup olmadığının tespiti tedavi gördüğü hastaneden istenilecektir.
Meslekte kazanma gücü kaybı % 50 nin altında iken ölen sigortalıların ölüm nedeni ile
ilgili araştırmanın zaman alacak olması nedeniyle, hak sahiplerinin mağduriyetlerine meydan
verilmemesi için öncelikle sigortalının geliri hak sahiplerine hisseleri oranında ölüm geliri olarak
paylaştırılacak, araştırma sonucuna göre düzeltme işlemi yapılacaktır.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

1.1.8. Maddi tazminatların gelirlerden kesilmesi
Anayasa Mahkemesinin 21/3/2007 tarihli ve 26469 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan
23/11/2006 tarihli ve 2003/10 Esas, 2006/106 sayılı Kararıyla 506 sayılı Kanunun 26 ncı
maddesinin birinci fıkrasının “sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri
miktarlarla sınırlı olmak üzere …” bölümünün iptaline karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin
mezkür kararından önce Kurumun 506 sayılı Kanuna dayalı rücu hakkının hukuksal temeli
halefiyet iken, iptal sonrasında oluşan yeni hukuki duruma göre, Kurumumuzun rücu hakkı,
yasadan doğan, kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu
hakkına dönüşmüştür. Bu hukuki durum değişikliği sonrasında gelir artışlarının bundan böyle
dava konusu yapılamayacağı, tazmin sorumlularının da sigortalıya veya hak sahiplerine yapmış
oldukları her türlü ödemenin Kurumun rücu alacağından düşülmesine imkan bulunmadığı açıktır.
Diğer taraftan, 506 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal
edilen ibaresinin Kanunun 21 inci maddesine peşin değerle sınırlı olmak üzere tekrar konulduğu
görülmektedir. Bu durumda;
506 sayılı Kanun hükümlerine göre Kurumumuzca peşin sermaye değerli gelir bağlanan
sigortalıların işverenden aldıkları maddi tazminat tutarları Kurumca bağlanan gelirlerinden
mahsup edilmeyecek,
Kanun hükümlerine göre bağlanan gelirler için sigortalıların işverenden peşin sermaye
değeri ile sınırlı olmak üzere aldıkları maddi tazminat tutarları Kurumca bağlanan gelirlerinden
mahsup edilecektir.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

1.1.6. Gelirin başlangıcı
Kanuna göre bağlanacak sürekli iş göremezlik geliri;
- Geçici iş göremezlik ödeneğinin sona erdiği tarihi,
- Geçici iş göremezlik tespit edilemeden sürekli iş göremezlik durumuna girilmişse, buna
ait Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen
raporun tarihini,
takip eden ay başından başlatılacaktır.
506 sayılı Kanuna göre bağlanan sürekli iş göremezlik gelirleri ise,
- Geçici iş göremezlik ödeneğinin sona erdiği tarihi,
- Geçici iş göremezlik tespit edilemeden sürekli iş göremezlik durumuna girilmişse, buna sigortalılığından dolayı genel sağlık sigortası dahil prim ve prime ilişkin borcu bulunan 4/1-(b)
sigortalılarının gelir başlangıç tarihlerinde herhangi bir değişiklik olmayacak ancak, borçları
tahsil edilmeden gelir bağlama işlemi sonuçlandırılmayacaktır.
1.1.7. Gelirin sermayeye çevrilmesi
506 sayılı Kanunun Kanunla mülga 22 nci maddesinde, iş kazası sonucu tespit edilen
sürekli iş göremezlik derecesinin % 25 ten az olması ve bunun üç yıl içinde değişmesinin
Kurumca mümkün görülmemesi ve sigortalının isteği üzerine bu gelirlerin sermayeye çevrilerek
ödenmesi öngörülmektedir.
Buna karşın, Kanunda gelirin sermayeye çevrilerek ödenmesine ilişkin bir düzenleme
bulunmamakta olup, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu gelir başlangıç tarihi Kanunun
yürürlük tarihinden sonra olan sigortalılar bu haktan yararlanamayacaktır.
Bu nedenle, gelirlerini 506 sayılı Kanunun 22 nci maddesine göre sermaye olarak alan
sigortalıların;
Daha sonra mevcut hastalık veya arızalarında artma olduğunu beyan ederek kontrol
muayenesine tabi tutulması ve sürekli iş göremezlik derecesinin değişmesi halinde sigortalıya
gelir bağlanacak,
Sermaye ödemesi aldıktan sonra birden fazla iş kazasına uğraması ya da meslek
hastalığına tutulması hallerinde meydana gelen arızaların bütünü göz önüne alınarak 506 sayılı
Kanunun 21, Kanunun 19 uncu maddesindeki hükümler doğrultusunda gelir bağlanacak ve
sermayenin aylık tutarı belirlenerek bağlanan gelirlerden mahsup edilecektir.
ait Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen
raporun tarihini,
takip eden günden itibaren başlatılacaktır.
Dolayısıyla, gelirin başlangıç tarihinde aybaşı kavramı ilk defa Kanun ile getirilen bir
düzenleme olup, gelir bağlama işlemleri buna göre sonuçlandırılacaktır.
Kanunun 4/1-(b) bendine göre sigortalı olup, sürekli iş göremezliği tespit edilenlerin
kendi sigortalılığı nedeniyle genel sağlık sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü
borçlarının ödenmiş olması zorunlu olmakla birlikte, gelirin başlangıç tarihinde kendi

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

1.1.5. Sürekli iş göremezlik derecesi itirazlarıyla ilgili mahkeme kararları hakkında
yapılacak işlemler
Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi
bünyesindeki Sağlık Kurulunca tespit edilen SİD e gerek sigortalı gerekse işverenler tarafından
itiraz amaçlı davalar açılmakta, dava sonucu verilen kararlarda sigortalıların sürekli iş
göremezlik derecelerinde artma, azalma, düzeltme veya birleştirme yönünde değişiklikler
olabilmektedir. Bu durumda mahkeme kararları, söz konusu değişikliklerin hangi tarih itibariyle
uygulanacağı veya maluliyete ilişkin kararlar da dahil olmak üzere sigortalıların bakıma muhtaç
olup olmadığı veya kontrol muayenesi gerekip gerekmediği konusunda Ankara Sosyal Güvenlik
İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık Kurulunca karar
alınarak işlem yapılmak üzere Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü (SSGM) ne intikal
ettirilmekte idi.
Ancak, söz konusu uygulama, mahkeme kararlarının kesinleşmesini müteakip Ankara
Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık
Kuruluna gönderilmeksizin doğrudan sigortalı dosyasının bulunduğu birimce uygulanması
yönünde değiştirilmiştir. Buna göre mahkeme kararları aşağıda belirtilen hususlar göz önüne
alınarak uygulanacaktır.
Kurumumuzun taraf olmadığı maddi ve manevi tazminat davalarında tespit edilen sürekli
iş göremezlik derecelerinin Kurumumuzu bağlayıcılığı bulunmadığından, bu tür kararlarla ilgili
herhangi bir işlem yapılmayacaktır.
Kurumumuzun taraf olduğu davalar sonucu verilen ve kesinleşen kararlarla tespit edilen
sürekli iş göremezlik dereceleri dikkate alınarak gelirleri yeniden hesaplanacaktır.
Anayasamızın 141/3 maddesinde “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli
olarak yazılır.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 3/12/2003 tarihli ve E.2003/4-776,
K.2003/720 sayılı kararında belirtilen; “… Hükmün açık ve net olması gereği hüküm sonucu ile
sınırlı olmayıp, iddiaların tek tek ele alındığı, cevaplandırıldığı, hukuka ve yasaya aykırı
bulunma ya da bulunmama nedenlerinin açıklandığı, yasal dayanakların gösterildiği, anlamaya
ve denetime elverişli gerekçenin varlığını da gerektirir. Zira taraflar ancak gerekçe sayesinde
hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığını anlayabilecekleri gibi Yargıtay denetimi
de ancak kararın gerekçe içermesi halinde mümkün olacaktır. İşte bu nedenledir ki, kararın
gerekçesinde hangi maddi vakıanın hangi hukuki sebeple davacıyı haklı gösterdiğinin
açıklanması halinde ancak, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388 inci maddesine uygun bir kararın varlığından söz edilebilecektir …” şeklindeki açıklamadan da anlaşılacağı üzere,
Mahkeme kararları gerekçe ve hüküm kısımları ile bir bütündür.
Buna göre, Kurumumuzun taraf olduğu maddi veya manevi tazminat davalarına ilişkin
mahkeme kararlarının hüküm kısmında yer almasa da gerekçe bölümünde belirtilen sürekli iş
göremezlik derecesi Kurumumuzu bağlayıcı olup, sigortalının gelirlerinin ödenmesine esas
sürekli iş göremezlik derecesi, mahkeme kararının gerekçe bölümünde yer alan yeni sürekli iş
göremezlik derecesine göre değiştirilecektir.
Mahkeme kararlarında, iş kazasının olduğu veya meslek hastalığına tutulma tarihinin
belirtilip, yeni sürekli iş göremezlik derecesinin hangi tarihten itibaren uygulanacağının açıkça
belirtilmediği durumlarda, mahkeme kararının kesinleşme tarihi dikkate alınacaktır.
Mahkeme kararlarında kontrol muayenesi ve bakıma muhtaçlık yönünde bir hüküm
bulunmaması halinde, mahkeme kararı gereği yerine getirildikten sonra Ankara Sosyal Güvenlik
İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık Kuruluna
sigortalının kontrol muayenesine tabi tutulup tutulmayacağı ile bakıma muhtaç olup olmadığının
tespiti amacıyla gönderilecektir.
Sürekli iş göremezlik derecesi tespit davalarının uzun bir sürece yayılması ve dava
konusu SİD oranının dava sonuçlanmadan kontrol muayenesi sonucu değişmesi durumunda, yeni
SİD oranı üzerinden işlem yapıldıktan sonra değişikliğe yönelik SİD kararı derhal mahkemeye
bildirilecektir. Mahkemenin sonuçlanması ile mahkemece belirlenen SİD oranının hangi tarih
itibariyle uygulanacağı hususunda kararda açık bir hüküm bulunmaması halinde işlemler
mahkeme kararının kesinleşme tarihine göre sonuçlandırılacaktır.
Birden fazla iş kazası veya meslek hastalığının söz konusu olduğu durumlarda, iş kazası
veya meslek hastalığından herhangi biri hakkında verilen mahkeme kararında, sigortalının
sürekli iş göremezlik derecesinin değişmesi durumunda, mahkeme kararı, uygulanmadan önce
birleştirme kararı alınmak üzere Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal
Güvenlik Merkezi bünyesindeki Sağlık Kuruluna gönderilecektir.
İş kazasının mahkeme kararı ile tespit ettirildiği durumlarda, sigortalının sağlık kurulu
rapor tarihinin iş kazası tespit tarihinden daha sonraki bir tarih olması halinde, sürekli iş
göremezlik gelirinin başlangıç tarihi, mahkeme kararının kesinleşme tarihi olarak değil, rapor
tarihini takip eden aybaşı olarak dikkate alınacaktır.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

İKİNCİ KISIM
Kısa ve Uzun Vadeli Sigorta Kollarından Sağlanan Yardımlar
BİRİNCİ BÖLÜM
İş Kazası ve Meslek Hastalığı Sigortası
1. İş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan yardımlar
İş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan yardımlar Kanunun 16 ncı
maddesinde düzenlenmiştir. Bunlar;
- Sigortalıya, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği
verilmesi,
- Sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması,
- İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine, gelir
bağlanması,
- Gelir bağlanmış olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi,
- İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için, cenaze ödeneği verilmesidir.
İş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan yardımlar içerisinde tahsis
mevzuatını içeren yardımlar, sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri, hak sahiplerine ölüm geliri
bağlanması, evlenme ve cenaze ödeneği verilmesidir.
1.1. Sürekli iş göremezlik geliri
Sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanma, gelirin hesaplanması, başlangıcı ve birden
fazla iş kazası ve meslek hastalığı hali Kanunun 19 uncu maddesinde düzenlenmiştir.
Buna göre, sürekli iş göremezlik geliri, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan
hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık
kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü
en az % 10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya bağlanacaktır. 4/1-(a)
sigortalıları açısından benzer uygulama mülga 506 sayılı Kanunda yer almakla birlikte, 4/1-(b)
sigortalıları açısından yeni bir düzenlemedir.
Kanunun 4/1-(b) bendine göre sigortalı sayılanlara, sürekli iş göremezlik geliri
bağlanabilmesi için, kendi sigortalılığından dolayı, genel sağlık sigortası dahil prim ve prime
ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur.
1.1.1. Sürekli iş göremezlik gelirinin hesaplanması
Gelir sigortalının;
Tam iş göremezliği halinde; Günlük kazanç x 30 x % 70 veya kısaca GK x 21,
Kısmi iş göremezliği halinde ise Günlük kazanç x 30 x % 70 x SİD (sürekli iş
göremezlik derecesi) veya kısaca GK x 21 x SİD,
formüllerine göre hesaplanacaktır.
Sigortalının başkasının bakımına muhtaç olması durumunda % 70 olan gelir bağlama
oranı % 100 olarak dikkate alınacak ve Gelir = GK x 30 x SİD formülüne göre hesaplanacaktır.
Bu şekilde hesaplanan gelir, günlük kazanç hesabına giren son takvim ayı itibariyle
hesaplanan gelir olup, gelirin başlangıç tarihi yılın ilk altı aylık döneminde ise Ocak ödeme
dönemi için aylıklara uygulanan artış oranı kadar, yılın ikinci altı aylık döneminde ise, Ocak
ödeme dönemi artışı uygulanmaksızın Temmuz ödeme dönemi için aylıklara uygulanan artış
oranı kadar artırılarak, sigortalının gelir başlangıç tarihindeki geliri hesaplanacaktır.
İş kazası ve meslek hastalığı sigortasından hak kazanılan gelirlerin hesaplanmasında;
1.1.1.1. 4/1-(a) sigortalıları açısından
Günlük kazanç hesabına giren son takvim ayı 2008/Ekim (hariç) öncesi olanların
gelirleri, mülga 506 sayılı Kanun,
Günlük kazanç hesabına giren son takvim ayı 2008/Ekim (dahil) sonrası olanların
gelirleri, Kanun,
hükümlerine göre hesaplanacaktır.
1.1.1.2. 4/1-(b) sigortalıları açısından
Günlük kazanç hesabına giren son takvim ayının Kanunun yürürlük tarihinden önceki bir
tarih olması halinde, basamakların karşılığı gelirler dikkate alınarak son takvim ayı itibariyle
Kanun hükümlerine göre hesaplanan sürekli iş göremezlik geliri, Kanunun yürürlük tarihine
kadar mülga 1479 sayılı Kanuna göre aylıkların artırılmasında uygulanan artış oranlarına,
Kanunun yürürlük tarihinden gelir başlangıç tarihine kadar ise Kanunun 55 inci maddesi
hükümlerine göre artırılacaktır.
Örnek: 4/1-(b) kapsamında sigortalı iken 5/10/2008 tarihinde iş kazası geçiren ve sürekli
iş göremezlik derecesinin % 25 olduğuna ve bakıma muhtaç olmadığına karar verilen
sigortalının geçici iş göremezlik ödeneğinin sona erdiği tarih 20/2/2009 olup, gelir başlangıç
tarihi anılan tarihi takip eden ay başı olan 1/3/2009 dur.
Anılan sigortalının son takvim ayı 2008/Ocak ayı olup, sürekli iş göremezlik geliri Kanun
hükümlerine göre hesaplanacak ve ortalama aylık kazancın tespitine esas sürelerde sigortalının
tabi olduğu basamak değerlerinin karşılığı prime esas kazançlar dikkate alınacaktır (2008 yılı
birinci altı aylık dönemde 12 nci basamağın prime esas kazanç değeri aylık 714,97 TL dir.). Son
takvim ayı itibariyle hesaplanan gelir, Kanunun yürürlük tarihine kadar 1479 sayılı Kanunun
mülga hükümlerine, Kanunun yürürlük tarihinden gelir başlangıç tarihine kadar ise Kanun
hükümlerine göre artırılacaktır.
Buna göre;
Ortalama günlük kazanç : 714,97/ 30 = 23,83
Ortalama aylık kazanç : GK x 30
: 23,83 x 30 = 714,97
Gelir : 714,97 x % 70 x % 25 = 125,12 TL.
Bulunan gelir son takvim ayı olan 2008/Ocak dönemi geliri olup, gelir başlangıç tarihine
aylık artışları (2008/Ocak ödeme döneminde % 2, 2008/Temmuz ödeme döneminde % 7,2 ve
2009/Ocak ödeme döneminde ise % 3,84) ile taşınacaktır.
Gelir başlangıç tarihine taşınan değer: 125,12 x 1,02 x 1.072 x 1.0384 = 142,06
TL’dir.
Kanunun yürürlük tarihinden önce meydana gelen iş kazaları ile Kanunun yürürlük
tarihinden önce anlaşılan meslek hastalıkları yönünden Kanun hükümleri uygulanmayacaktır.
1.1.2. İş kazası ve meslek hastalığında hizmetlerin birleştirilmesi
2829 sayılı Kanun, Kanunun yürürlüğe girdiği 2008/Ekim ayı itibariyle yürürlükten
kaldırılmış olup, bu durumda, Kanunun yürürlük tarihinden sonra meydana gelen iş kazası ve
meslek hastalığı olaylarında, gelirin hesabına esas 3 aylık dönemi yine 2008/Ekim sonrası olan
sigortalıların bu 3 aylık dönem içerisinde birden fazla sigortalılık haline tabi olması halinde,
hizmetleri gelirin hesaplanmasında birleştirilecektir.
Buna göre, sürekli iş göremezlik geliri bağlanacak sigortalılardan sigortalılık hallerinden
birden fazlasına tabi olup, gelir hesabına esas kazançları 2008/Ekim sonrasına ait olanların gelir
hesabında kazançları belirlenirken diğer sigortalılık haline tabi gün ve kazançları da dikkate
alınacaktır. Bu uygulama hem sürekli iş göremezlik geliri ve hem de ölüm geliri hesabında
geçerli olacaktır.
Örnek :
En son sigortalılık hali : 4/1-(a)
Kaza tarihi : 17/8/2011
Son takvim ayı : 2011/Temmuz
Günlük kazanç hesabına giren prime esas kazançlar
Sigortalılık hali Ay Gün Prime esas kazanç
4/1-(a) 2011/Temmuz 10 350,20
4/1-(a) 2011/Haziran
4/1-(b) 2011/Mayıs 5 175,10
Toplam 15 525,30
4/1-(a) kapsamında bir işyerinde çalışırken 17/8/2011 tarihinde iş kazası geçiren
sigortalının kaza tarihinden önceki bir yıllık sürede üçer aylık dönemler halindeki çalışmalarına
bakılarak kazançları tespit edilecektir. Anılan sigortalının, 2011/Haziran ve Temmuz aylarında
4/1-(a) kapsamında, 2001/Mayıs ayında da 4/1-(b) kapsamında sigortalı olması nedeniyle, gelir
hesabına esas günlük kazancı tespit edilirken hem 4/1-(a) hem de 4/1-(b) kapsamındaki sigortalı
hizmetlerine ait kazançları ve gün sayıları dikkate alınacaktır. Buna göre, sigortalının günlük
kazancı = 525,30 / 15 = 35,02 TL olarak belirlenecektir.
Öte yandan, 6111 sayılı Kanunun 33 üncü maddesi ile Kanunun 53 üncü maddesinin
beşinci fıkrasında yer alan “Sigortalının,” ibaresi “Birinci fıkra hükmü saklı olmak üzere
sigortalının,” olarak, birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Sigortalının 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık
statüleri ile (c) bendinde yer alan sigortalılık statüsüne aynı anda tabi olacak şekilde Kanun
kapsamına girmesi halinde öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a)
ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi
halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılır. Ancak,
sigortalılık hallerinin çakışması nedeniyle Kanunun 4/1-(a) bendi kapsamındaki sigortalılığı esas
alınanlar, yazılı talepte bulunmak ve Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas
kazanç alt sınırı ve üst sınırına ilişkin hükümler saklı olmak kaydıyla, esas alınmayan sigortalılık
statüsü kapsamında talep tarihinden itibaren prim ödeyebilirler. Bu şekilde ödenen primler; iş
kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan haklar yönünden, Kanunun 4/1-(b) bendi
kapsamında sigortalılık statüsünde, kısa vadeli sigorta kollarından sağlanan diğer yardımlar ile
uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan yardımlar yönünden ise Kanunun 4/1-(a) bendi
kapsamında sigortalılık statüsünde değerlendirilir. Bu fıkra hükümlerine göre ödeme talebinde bulunulduğu halde ait olduğu ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenmeyen primlerin ödenme hakkı
düşer. 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi ile aynı maddenin
birinci fıkrasının (b) bendindeki diğer sigortalılık statülerine aynı anda tabi olacak şekilde
çalışılması durumunda, (b) bendinin (4) numaralı alt bendi dışındaki diğer sigortalılık durumu
dikkate alınır.”
Söz konusu değişiklik anılan Kanunun yayımını takip eden ayın birinci günü olan
1/3/2011 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, bu durumda 4/1-(a) ve 4/1-(b) ye tabi sigortalılık
hallerinin çakışması nedeniyle 4/1-(a) kapsamında sigortalılığı esas alınıp 4/1-(b) kapsamında
prim ödeyeceğini beyan edenlerden gelirin hesaplanmasına esas son takvim ayı 2011/Mart ayı ve
daha sonraki aylar olanların iş kazası geçirmesi veya meslek hastalığına tutulması halinde,
öncelikle sigortalının hangi statüdeki faaliyetinden dolayı iş kazası geçirdiği veya meslek
hastalığına tutulduğu tespit edilecektir. Bu tespitten sonra meslekte kazanma gücü kaybının % 10
ve üzerinde olduğuna Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik
Merkezi bünyesindeki Sağlık Kurulunca karar verilmesi halinde sigortalıya sürekli iş göremezlik
geliri bağlanırken, sigortalı hangi sigortalılık statüsündeki faaliyetinden dolayı iş kazası geçirmiş
veya meslek hastalığına tutulmuş ise yalnızca o statü için bildirilen veya ödenen kazançları
dikkate alınacaktır. Yani, 4/1-(b) kapsamına girecek faaliyetinden dolayı iş kazası geçirmiş veya
meslek hastalığına tutulmuş ise yalnızca 4/1-(b) statüsündeki kazançları, 4/1-(a) kapsamındaki
faaliyetinden dolayı iş kazası geçirmiş veya meslek hastalığına tutulmuş ise yalnızca 4/1-(a)
statüsündeki kazançları dikkate alınarak gelir hesaplanacaktır.
Örnek 1: Hizmet akdi ile 4/1-(a) kapsamında sigortalı iken, 1/4/2011 tarihinde şirket
ortağı olan A kişisi 4/1-(b) kapsamındaki faaliyetinden dolayı da prim ödemek için talepte
bulunmuştur. 1/5/2011 tarihinden itibaren işveren tarafından 4/1-(a) kapsamında aylık 1.000 TL
kazanç bildirilirken aynı zamanda kendisi tarafından da 4/1-(b) kapsamında 3.000 TL kazanç
beyanı üzerinden primleri ödenmeye başlanmıştır. Sigortalı A, 15/8/2011 günü şirketi ile ilgili
pazarlama işine giderken kaza geçirmiş, olayın iş kazası olduğu ve 4/1-(b) kapsamındaki
faaliyeti sırasında meydana geldiği tespit edilmiştir. Olay sonucu sigortalı A nın meslekte
kazanma gücü kayıp oranı % 10 olarak tespit edilmiş olup, sigortalının gelir hesabına giren
2011/Temmuz, Haziran ve Mayıs ayları için sadece 4/1-(b) kapsamında beyan edilen kazançları
dikkate alınarak gelir hesaplanacak, 4/1-(a) kapsamında işveren tarafından bildirilen kazançları
hesaplamada dikkate alınmayacaktır. Sigortalının gelir hesabına esas prim gün sayıları ve
kazançları aşağıda gösterilmiştir.
Dönemler
Sigortalılık Hali
4/1-(a) 4/1-(b)
Gün Kazanç Gün Kazanç
2011/Temmuz 30 1.000 0 3.000
2011/Haziran 30 1.000 0 3.000
2011/Mayıs 30 1.000 0 3.000
TOPLAM 90 3.000 0 9.000
Bu durumda, sigortalının gelirine esas günlük kazancı: 9.000/90 = 100 TL olarak
hesaplanacaktır.
Aynı olay 4/1-(a) kapsamındaki işyerinde meydana gelmiş olsaydı, bu durumda da
sadece işverence bildirilen kazançlar dikkate alınacak, 4/1-(b) kapsamında beyan edilen
kazançlar dikkate alınmayacak idi.Örnek 2: 4/1-(b) kapsamında sigortalılığı devam ederken aynı zamanda hizmet akdi ile
4/1-(a) kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayan sigortalı, 4/1-(b) kapsamında prim
ödemeye devam edeceğini beyan etmiş olup, 4/1-(a) kapsamında sigortalılığından dolayı
3/6/2011 tarihinde iş kazası geçirmiş, olayın iş kazası olduğu ve sigortalının meslekte kazanma
gücü kaybının % 30 olduğu tespit edilmiştir. Sigortalının gelir hesabına esas 2011/Mayıs, Nisan
ve Mart aylarında 4/1-(a) kapsamında prime esas kazanç alt sınırı üzerinden, 4/1-(b)
kapsamındaki primleri ise prime esas kazanç alt sınırının iki katı üzerinden ödenmiştir. Bu
durumda, sigortalıya 4/1-(a) kapsamında gelir bağlarken sadece 4/1-(a) kapsamındaki prime esas
kazançları dikkate alınacak, 4/1-(b) kapsamındaki kazançları dikkate alınmayacaktır. Sigortalının
gelir hesabına esas prim gün sayıları ve kazançları aşağıda gösterilmiştir.
Dönemler
Sigortalılık Hali
4/1-(a) 4/1-(b)
Gün Kazanç Gün Kazanç
2011/Mayıs 10 265,50 0 531
2011/Nisan 30 796,50 0 1.593
2011/Mart 20 531,00 0 1.062
TOPLAM 60 1.593 0 3.186
Bu durumda, sigortalının gelirine esas günlük kazancı: 1.593/60 = 26,55 TL olarak
hesaplanacaktır.
1.1.3. Gelir alt sınırı
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu bağlanacak gelirlerde alt sınır kontrolü sadece
başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumdaki sigortalılar için öngörülmüştür. Başka
birinin sürekli bakımına muhtaç olan sigortalılara bağlanacak gelirler, prime esas kazanç alt
sınırının aylık tutarının % 85’inden az olmayacaktır.
Alt Sınır Geliri = Asgari Aylık Kazanç x 85/100 formülüyle hesaplanır. Yıllar itibariyle
gelir hesabına esas alt sınırları gösterir tabloya Genelge ekinde (Ek-1) yer verilmiştir.
1.1.4. Gelirlerde yapılan artırım ve indirimler
Sigortalının;
- Başka birinin sürekli bakımına muhtaç olması,
- 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamında görev
yaparken uğramış oldukları iş kazası,
sonucunda bağlanan gelirler artırılacak, ancak;
- Hekim tavsiyelerine uymaması,
- Kazanın meydana gelmesinde ağır kusuru veya kasdi hareketinin bulunması,
- Kurumun yazılı bildirimine rağmen teklif edilen tedaviyi kabul etmemesi,
hallerinde de sigortalının gelirinden indirim yapılacaktır.
Sigortalının bir başkasının sürekli bakımına muhtaç olması durumunda gelir bağlama
oranı % 100 olarak dikkate alınacak, nakdi tazminata hak kazanması halinde, hesaplanan gelirler
% 25 artırımlı ödenecektir.
Hekim tavsiyelerine uymaması halinde bağlanan geliri, kusur derecesine göre en fazla 1/4
üne, ağır kusuru halinde ise yine kusur derecesine göre 1/3 üne kadar eksiltilecektir.
Sigortalının kasdi hareketinin bulunması veya Kurumun yazılı bildirimine rağmen teklif
edilen tedaviyi kabul etmemesi halinde ise gelirinin yarısı bağlanacaktır.
Diğer taraftan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre düzenlenen trafik kaza
raporlarında kazaya karışanların kusur oranları belirtilmemekte, yayalar ve sürücüler için “asli kusurlu” veya “tali kusurlu” ifadeleri kullanılmaktadır. Trafik iş kazası sonucu sürekli iş
göremez duruma düşen sigortalılara bağlanacak sürekli iş göremezlik gelirlerinden sigortalıların
kusurları oranında indirim yapıldığından, söz konusu kusur oranları;
Olayın mahkemeye intikal etmiş olması durumunda, mahkeme tarafından,
Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurlarınca düzenlenen raporlar,
Varsa sigorta eksperlerinin raporlarında,
belirlenen oranda, olayın mahkemeye intikal etmemiş ve kusur oranının hiçbir şekilde
tespit edilemediği durumlarda ise, “Asli kusur” için 6/8, “Tali kusur” için 2/8 oranında dikkate
alınacaktır. 6/8 kusur oranı % 75 e, 2/8 kusur oranı ise % 25 e tekabül etmektedir.
Örnek: Sigortalı trafik iş kazası geçirmiş olup, kazaya ilişkin raporda asli kusurlu olarak
belirlenmiş ve gelirlerinden Kanunun 22/b bendine göre kusur derecesi esas alınarak üçte birine
kadar indirim yapılması öngörülmüştür. Bu durumda asli kusurlu olması nedeniyle kusur oranı %
75 (6/8) kabul edilip bağlanan gelirlerinden % 75 kusur oranının üçte biri oranında % 75/3 = %
25 indirim yapılacaktır.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

3. Yaş
3.1. Sigortalı emeklilik işlemlerinde yaş kavramı ve uygulaması
Yaşlılık ve ölüm sigortalarından aylık bağlanmasına ilişkin haklardan yararlanmak için
Kanunda yer alan şartlardan biri de yaş olup, Kanunun 57 nci maddesinde, sonradan yapılacak yaş düzeltmelerinde, sigorta kolları için yaşın hesabında aşağıda belirtilen doğum tarihlerinin
esas alınacağı öngörülmüştür. Buna göre;
İş kazasıyla meslek hastalığı halinde, hak sahiplerine bağlanacak gelirlerin hesabında, iş
kazasının olduğu veya meslek hastalığının hekim veya sağlık kurulu raporu ile ilk defa tespit
edildiği tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri,
Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında,
sigortalıların, mülga 5417, 6900, 506, 1479 ve 2926 sayılı kanunlar ile 2925 ve 5434 sayılı
kanunlara, 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesine tabi sandıklara veya Kanuna göre ilk
defa malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi oldukları tarihte, nüfus kütüğünde kayıtlı
bulunan doğum tarihleri,
Ölüm sigortasında hak sahibi çocukların yaşlarında, sigortalının Kanuna veya mülga
kanunlar kapsamında ilk defa malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olduğu tarihte, nüfus
kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri, sigortalının çalışmaya başlamasından sonra doğan
çocukların ise nüfus kütüğüne ilk yazılan doğum tarihleri,
esas alınacaktır.
Sigortalıların, iş kazasının olduğu veya meslek hastalığının tespit edildiği veya ilk defa
uzun vadeli sigorta kollarına tabi olduğu tarihten sonraki yaş düzeltmeleri dikkate
alınmayacaktır.
Diğer taraftan, nüfus kütüğünde ilk defa kayıtlı olan doğum tarihinin;
Nüfus kütüğünün yenilenmesi sırasında, yeni kütük kayıtlarına,
Nüfus kütüklerinin naklinde, yeni nüfus idaresi kayıtlarına,
Türk vatandaşlığına geçenlerin Türkiye’deki nüfus idaresi kayıtlarına,
hatalı işlenmiş olması nedeniyle yapılan düzeltmelerin, sigortalıların iradesi dışında nüfus
idaresince yapılan maddi hataların giderilmesi amacını taşıması nedeniyle düzeltilmesi halinde,
bu hususların belgelenmesi veya mahkeme kararında belirtilmiş olması halinde söz konusu kayıt
düzeltmelerinde, düzeltilen yeni kayıt esas alınacaktır.
3.2. Yaş hadlerinden indirim yapılması
Kanunda aşağıda belirtilen durumlarda sigortalıların emeklilik için öngörülen yaş
hadlerinden indirim yapılması öngörülmüş olup, bunlar;
506 sayılı Kanunun mülga ek 5 inci maddesi kapsamındaki itibari hizmet süreleri,
Kanunun 40 ıncı maddesi kapsamındaki fiili hizmet süresi zamları,
Kanunun 28 inci maddesi kapsamında kadın sigortalılardan başka birinin sürekli
bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra
geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biridir.
3.2.1. 506 sayılı Kanunun mülga ek 5 inci maddesi kapsamındaki itibari hizmet
süreleri
Kanunun geçici 7 nci maddesinde 506 sayılı Kanunun mülga ek 5 inci maddesinde
sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer alıp, Kanunun 40 ıncı maddesinde sayılmayan
işlerde, Kanunun yürürlük tarihinden önce geçen çalışma sürelerinin itibari hizmet süresi olarak
değerlendirilmesinde, 3600 prim gün koşulunun aranmayacağı öngörülmüş olup, Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihe kadar bu kapsamda geçen itibari hizmet süreleri beş yıldan çok olmamak
üzere yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen yaş hadlerinden indirilecektir.
Kanunun yürürlük tarihinden önce 4/1-(a) kapsamında itibari hizmet süresi bulunup,
Kanunun yürürlük tarihinden sonra 4/1-(b) kapsamında çalışan ve tahsis talebinde bulunan
sigortalılara Kanunun geçici 2 nci maddesine göre aylık bağlanırken, aylığa hak kazanma
koşullarının 4/1-(b) sigortalılık haline göre belirlenmesi durumunda, itibari hizmet süreleri
dikkate alınmayacak, ancak, sigortalıya 4/1-(a) kapsamında aylık bağlanması durumunda, itibari
hizmet süreleri emeklilik için aranan yaş hadlerinden indirilecektir.
3.2.2. Fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki hizmetler
Kanunun 40 ıncı maddesinde öngörülen fiili hizmet süresi zammının yarısı üç yılı
geçmemek üzere Kanunda yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen emeklilik yaş hadlerinden
indirilecektir. Ancak, yaş haddi indiriminden yararlanabilmek için ölüm ve maluliyet halleri
hariç 40 ıncı maddenin 10 numaralı bendinde yer alan “Yer altı İşlerinde” (Maden ocakları
(elementer cıva bulunduğu saptanan cıva maden ocakları hariç), kanalizasyon ve tünel yapımı
gibi yer altında yapılan işler.) çalışan sigortalıların en az 1800 gün, diğer bentlerde yer alan
sigortalıların ise en az 3600 gün Kanunda belirtilen işyeri ve işlerde çalışmış olmaları şarttır. Yaş
haddi indirimindeki süre sınırı yer altı işlerinde çalışanlar için uygulanmayacaktır.
Sigortalıların farklı fiili hizmet süresi zammına tabi işyerinde çalışması halinde, yaş
haddinden indirim yapılması için gerekli olan 3600 günün tespitinde tüm işyerlerinde geçen
hizmetler dikkate alınacaktır. Ancak, yapılacak yaş indirimine esas fiili hizmet süresi zammı
hesaplanırken, yeraltı işyerlerindeki süreler ile diğerleri ayrı olarak değerlendirilecektir.
Örnek: Sigortalının kurşun arsenik işyerinde 1400 gün, radyoaktif ve radyoiyonizan
işyerinde 1300 gün, Kanalizasyon işyerinde ise 1600 gün çalışmasının olması halinde;
Kurşun arsenik işleri FHSZ: 1400 x 60/360 = 233,3 =) 234 gün (söz konusu işyerinde her
360 gün için eklenecek FHSZ 60 gündür)
Radyoaktif ve radyoiyonizan işleri FHSZ: 1300 x 90/360 = 325 gün (söz konusu
işyerinde her 360 gün için eklenecek FHSZ 90 gündür)
Kanalizasyon işleri FHSZ: 1600 x 180/360 = 800 gün (söz konusu işyerinde her 360 gün
için eklenecek FHSZ 180 gündür)
Toplam FHSZ: 234 + 325 + 800 =1359 gün
İşyeri : Kurşun arsenik Radyoaktif ve radyoiyonizan Kanalizasyon
Hizmet Süresi : 1400 1300 1600
FHSZ : 234 325 800
Yaş haddinden indirim yapılmasında aranan 3600 prim gün sayısının tespitinde fiili
hizmet süresi zammı kapsamında tüm işyerlerinde geçen hizmet süreleri (1400 + 1300 + 1600 =
4300) toplamı dikkate alınacak ancak, yapılacak yaş indirimine esas fiili hizmet süresi zammı
hesaplanırken, yer altı işyerlerindeki süreler ile diğerleri ayrı olarak değerlendirilecektir. Örnekte
kanalizasyon işyerinde en az 1800 gün çalışma koşulu oluşmadığından, bu işyerinde geçen 1600
gün karşılığı 800 gün (2 yıl 2 ay 20 gün) fiili hizmet süresi zammı yaş hadlerinden indirim
işleminde dikkate alınmayacaktır. Buna göre;
FHSZ : 234+325= 559
Yaş indirimine esas FHSZ: 559/2 = 279 ( 9 ay, 9 gün)
3.2.3. Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunan kadın
sigortalılar
Kanunla getirilen yeni bir düzenleme olup, yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan
kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların,
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, emeklilik
yaş hadlerinden indirilecektir.
Söz konusu indirimin yapılabilmesi, kadın sigortalının bu durumunu belgelendirmesi
koşuluna bağlı bulunmaktadır. Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğun
varlığı sağlık kurulu raporu ile belgelenecek, rapor tarihinin Kanunun yürürlük tarihinden önce
olması halinde, kadın sigortalılara bu hak Kanunun yürürlük tarihinden sonraki süreler için
verilecektir. Malul çocuğun ölümü veya bakıma muhtaçlığının kalkması halinde, Kanunun
yürürlük tarihinden ölüm tarihine veya bakıma muhtaçlığın kalktığına karar verilen sağlık kurulu
rapor tarihine kadar geçen hizmetlerin dörtte biri emeklilik yaş hadlerinden indirilecektir.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

2. Prim ödeme gün sayısı
2.1. Prim gün sayısı koşulları ve prim gün sayılarını oluşturan hizmetler
Kanun, malullük, yaşlılık ve ölüm aylıklarına hak kazanmada belli bir prim ödeme gün
sayısını koşul olarak aramaktadır. Prim ödeme gün sayısı; malullük, yaşlılık ve ölüm
sigortalarına tabi olarak geçen sürelere ait gün sayısını ifade etmektedir.
Sigortalıların prim ödeme gün sayılarını; zorunlu, isteğe bağlı sigorta, borçlanma, ihya
edilen, birleştirilen, devir sandıklarına tabi geçen hizmetlere ait gün sayıları ile maden yeraltında
geçen hizmetlerin 1/4 ü, fiili hizmet süresi zammı ve malul çocuğu bulunan kadın sigortalıların
çalışmalarının 1/4 ü oluşturmaktadır.
2.2. Prim ödeme gün sayısına eklenen süreler
2.2.1. Maden işyerlerinin yer altı işlerinde geçen çalışmalar
Kanunun geçici 9 uncu maddesinin altıncı fıkrası gereğince; Kanunun yürürlük tarihinden
önce 506 sayılı Kanunun mülga hükümlerine göre sigortalı sayılanlardan, Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihten önce maden işyerlerinin yer altı işlerinde çalışmaya başlayan sigortalıların,
Kanunun yürürlük tarihinden önce veya sonra bu işlerde geçen çalışmalarının en az 1800 gün
olması halinde, bu çalışmalarının dörtte biri toplam prim ödeme gün sayılarına ilave edilecektir.
2.2.2. 5434 sayılı Kanunun mülga 32 nci maddesine göre fiili hizmet süresi zammı
Kanunun yürürlük tarihinden önceki süreler için 5434 sayılı Kanunun mülga 32 nci
maddesi uyarınca verilen fiili hizmet süresi zammının 1/4 ü prim ödeme gün sayılarına
eklenecektir.
2.2.3. Fiili hizmet süresi zammına (FHSZ) tabi çalışmalar
Fiili hizmet süresi zammı, sigortalıların Kanunun 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında
belirtilen işyeri ve/veya işlerde geçen çalışma sürelerinin her 360 günü için;
60 gün eklenecekse (fiili hizmet süresi zammı kapsamında çalışılan gün sayısı x 60/360),
90 gün eklenecekse (fiili hizmet süresi zammı kapsamında çalışılan gün sayısı x 90/360),
180 gün eklenecekse (fiili hizmet süresi zammı kapsamında çalışılan gün sayısı x
180/360),
formülü uygulanarak hesaplanacaktır.
Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları uygulamasında, hesaplanan fiili hizmet süresi
zammı, sigortalının;
Kanunun 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının (1) ila (9), (11), (12) ve (15) inci bentlerine
göre beş yılı,
Kanunun 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının (13) ve (14) üncü bentlerine göre sekiz yılı,
geçmemek üzere prim ödeme gün sayısına eklenecektir. Maddenin (10) numaralı
bendinde prim ödeme gün sayısına yapılacak ilavede süre sınırlaması bulunmamaktadır.
2.2.4. Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunan kadın
sigortalılar
Kanunla getirilen yeni bir düzenleme olup, yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan
kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların,
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim
ödeme gün sayıları toplamına eklenecektir.
Söz konusu ilavenin yapılabilmesi, kadın sigortalının bu durumunu belgelendirmesi
koşuluna bağlı bulunmaktadır. Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğun
varlığı sağlık kurulu raporu ile belgelenecek, kadın sigortalılara bu hak Kanunun yürürlük
tarihinden sonraki süreler için verilecektir. Malul çocuğun ölümü veya bakıma muhtaçlığının
kalkması halinde, Kanunun yürürlük tarihinden ölüm tarihine veya bakıma muhtaçlığın
kalktığına karar verilen sağlık kurulu rapor tarihine kadar geçen hizmetlerin dörtte biri prim
ödeme gün sayısına eklenecektir.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

Tahsis Mevzuatına İlişkin Hükümler
Temel Tahsis Kavramları
Kanuna tabi malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına prim ödeyenlerin, sigorta kollarından
yapılması gereken yardımlara hak kazanıp kazanmadıklarının tespitinde, sigortalılık süresi, prim
ödeme gün sayısı ve yaş faktörlerine bakılmaktadır.
1. Sigortalılık süresi
Sigortalılık süresi, sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına bağlı olarak ilk
defa çalışmaya başladığı tarih ile tahsis yapılması için yazılı istekte bulunduğu tarih, ölen
sigortalılar için de ölüm tarihi arasında geçen süre olarak dikkate alınmaktadır. Bu sürenin
tamamen çalışılarak ya da prim ödenerek geçirilmiş olması koşul olmadığı gibi, bu sürenin
başlangıç ve sonu arasında sigortalının aralıklı ya da birden çok sigortalılık haline tabi
çalışmasının, sigortalılık süresinin belirlenmesinde bir önemi bulunmamaktadır.
Kanunun 38 nci maddesine göre, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının
uygulanmasında dikkate alınacak sigortalılık süresinin başlangıcı; sigortalının, mülga 5417,
6900, 506, 1479, 2925, 2926, 5434 sayılı kanunlar ile 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi
kapsamındaki sandıklara veya bu Kanuna tabi olarak malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi
olarak ilk defa kapsama girdiği tarih olarak kabul edilecektir. Uluslararası sosyal güvenlik
sözleşmeleri hükümleri saklıdır.
1.1. Sigortalılık süresinin başlangıcını etkileyen faktörler
1.1.1. İşe giriş tarihi ile primlerin ödenmeye başladığı tarihin farklı olması
4/1-(a) sigortalıları için söz konusu olup, işe giriş tarihi ile primlerin ödenmeye başladığı
tarih farklı ise, prim ödenmeye başlanan tarih sigortalılık süresinin başlangıcı olarak alınacaktır.
1.1.2. Kurumca devir alınan 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi
kapsamındaki sandıklar
Kurumca devralınan sandıklara tabi olarak ilk defa prim veya kesenek ödenmeye
başlanılan tarih sigortalılık süresinin başladığı tarih olarak dikkate alınacaktır.
1.1.3. 18 yaşın altında geçen hizmetler
Kanuna göre malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında, 18 yaşından önce
malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık sürelerinin, 18 yaşını
doldurdukları tarihte başladığı kabul edilecektir. Bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük,
yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilecektir.
Kanunun geçici 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, 506 sayılı Kanuna göre 1/4/1981
tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescil edilmiş olanlar hakkında, Kanunun
38 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki sigortalılık süresinin 18 yaşın doldurulduğu tarihten
başlayacağına ilişkin hükmünün uygulanmayacağı öngörülmüştür. Buna göre, 4/1-(a)
sigortalılarının, sigortalılık süresinin başlangıcı;
1/4/1981 tarihinden önce ise yaşa bakılmaksızın sigortalılık süresinin başlangıç tarihi,
1/4/1981(dahil) tarihinden sonra ise 18 yaşın doldurulduğu tarih,
olarak dikkate alınacaktır. Ancak, 18 yaş öncesinde geçen çalışma süreleri prim ödeme
gün sayısına ilave edilecektir. Bu durum, Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olan 4/1-(a)
sigortalıları için yalnızca yaşlılık aylığı bağlanmasında geçerli olup, malullük ve ölüm
aylıklarında uygulanmayacaktır.
Diğer taraftan, 506 sayılı Kanunun Kanunla mülga 60 ncı maddesinin (G) fıkrası, “Bu
maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi
olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak, bu
tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme
gün sayılarının hesabına dahil edilir.” hükmüne amir olup, söz konusu fıkra, 1/4/1981 tarihinde
2422 sayılı Kanunla 506 sayılı Kanuna eklenmiştir. Yine aynı Kanunla 506 sayılı Kanuna
eklenen geçici 54 üncü maddede, 1/4/1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm
sigortalarına tescil edilmiş olanlar hakkında 60 ıncı maddenin (G) fıkrası hükmünün
uygulanmayacağı hüküm altına alınmıştır.
Öte yandan, 4447 sayılı Kanunla 506 sayılı Kanuna eklenen geçici 81 inci maddeye göre
yaşlılık aylığına hak kazanma koşulları kademelendirilmiş ve 1/4/1981 tarihine göre 18 yaş ile
ilgili sınırlamanın sadece 506 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesini kapsadığı, bu nedenle geçici 81
inci maddeye göre aylığa hak kazanma koşullarının belirlenmesinde 18 yaş uygulamasına
bakılmayacağı talimatlandırılmış olmasına rağmen uygulamada ünitelerce farklı işlemlerin
yapıldığı anlaşılmıştır.
Sigortalıların 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci maddesine göre aylığa hak kazanma
koşullarının belirlenmesinde 18 yaş uygulamasına bakılmaksızın, ilk işe giriş tarihine göre yaş,
prim ödeme gün sayısı ve sigortalılık süresi koşulları tespit edilecektir. Söz konusu koşullardan
sigortalılık süresi koşulunun tahsis talep tarihinde yerine gelip gelmediği incelenirken ise, 18
yaş uygulamasına bakılacaktır.
Örnek: 10/1/1969 doğum tarihli kadın sigortalı 17 yaşında iken 20/3/1986 tarihinde
sigortalı olarak çalışmaya başlamıştır. Sigortalının 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci maddesinin
(B) bendine göre aylığa hak kazanma koşulları 18 yaş uygulamasına bakılmaksızın 20/3/1986
tarihli girişine göre 20 yıl, 42 yaş, 5075 gün olarak tespit edilmiştir. Sigortalı tahsis talebinde
bulunduğu zaman bu şartlardan 20 yıllık sigortalılık süresi şartının yerine gelip gelmediğinin
tespitinde sigortalının 18 yaşını doldurduğu 10/1/1987 tarihi sigortalılık başlangıç tarihi olarak
dikkate alınacak ve 20 yıllık sigortalılık süre şartı bu tarihe göre belirlenecektir. Dolayısıyla,
sigortalılık süresi 10/1/2007 tarihinde dolacaktır.
1.1.4. Birden fazla sigortalılık haline tabi olma
Sigortalıların, birden fazla sigortalılık haline tabi hizmetlerinin bulunması halinde,
sigortalılık başlangıç tarihi en eski olanı, sigortalılık süresinin başlangıcı olarak dikkate
alınacaktır.
1.1.5. Kanunun yürürlük tarihinden önce birden fazla sosyal güvenlik kanununa
tabi hizmeti olanlar
Farklı sosyal güvenlik kanunlarına tabi hizmetlerin mülga 2829 sayılı Kanun
hükümlerine göre birleştirilmesi halinde, birleştirilen hizmetlerin başlangıç tarihi sigortalılık
süresinin başlangıcı olarak değerlendirilecektir.
1.1.6. Borçlanmalar
Kanunda hizmet borçlanması 41 inci maddede, borçlanmanın usul ve esasları ise Sosyal
Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 66 ıncı maddesinde açıklanmıştır.
41 inci maddeye göre yapılacak borçlanmalarda, borçlandırılan sürenin Kanuna göre
tespit edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreye ait olması halinde sigortalılığın
başlangıç tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar geriye gidilmek suretiyle tespit edilecektir.
1.2. Sigortalılık süresine eklenen süreler
Kanunda sigortalılık süresine ilave yapılmasına ilişkin herhangi bir hüküm
bulunmamakla birlikte, Kanunun yürürlük tarihinden önce mülga kanunlara göre hak kazanılan;
506 sayılı Kanunun mülga ek 5 inci maddesi kapsamındaki itibari hizmet süreleri,
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5434 sayılı Kanunun mülga 32 nci maddesine
göre verilen fiili hizmet süresi zamları,
sigortalılık süresine ilave edilecektir.
506 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesinde sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer
alıp Kanunun 40 ıncı maddesinde sayılmayan işlerde Kanunun yürürlük tarihinden önce geçen
çalışma sürelerinin itibari hizmet süresi olarak değerlendirilmesinde 3600 gün prim ödeme şartı
aranmayacaktır.
Kanunun yürürlük tarihine kadar gerek 506 sayılı Kanunun ek 5 inci, gerekse 5434 sayılı
Kanunun 32 nci maddesine göre verilen fiili hizmet süresi zamları sigortalılık süresine ilave
edilmektedir. Kanunun 40 ıncı maddesine göre verilen fiili hizmet süresi zamları prim ödeme
gün sayısına ilave edilecek ve emeklilik yaş hadlerinden indirilecektir.

GENELGE 2011 /58 Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri

Başkanlık Makamının 29/12/2010 tarihli Olur’una istinaden, 16/5/2006 tarihli ve 5502
sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve
Genel Sağlık Sigortası Kanunu, bu Kanun ile yürürlükten kaldırılan kanunlar ve ilgili
yönetmeliklere dayanılarak Devredilen Kurumlar tarafından hazırlanan veya 2006 yılından bu
yana Kurumumuz tarafından çıkarılarak merkez ve taşra birimlerince de halen uygulanan
genelgelerin, yürürlükte olan güncel mevzuata göre yeniden gözden geçirilmesi, aynı konuya
ilişkin farklı genelgelerle düzenlenmiş hususların birleştirilmesi, sadeleştirilmesi, güncellenmesi,
tekleştirilmesi ile belli bir sistemde yayınlanması ihtiyacından dolayı 2008/Ekim ayından
itibaren tahsis mevzuatı ile ilgili genelgeler, genel yazılar ve e-tahsis iletileri birleştirilmiştir. Bu
Genelgede 5510 sayılı Kanun “Kanun” olarak ifade edilecektir.
Kanunun tahsis mevzuatına ilişkin maddeleri genel olarak 2008/Ekim ayı başı itibariyle
yürürlüğe girmiştir.
Ancak, Kanunun geçici 7 nci maddesinin son fıkrasında 30/4/2008 (hariç) tarihinden
sonra 506, 1479, 5434, 2925 ve 2926 sayılı kanunlara göre ilk defa sigortalı veya iştirakçi olanlar
hakkında bu Kanunun 28 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrası hükümlerinin uygulanacağı
öngörülmüş olup, buna göre, yaşlılık sigortasından genel hükümlere göre aylık bağlama şartlarını
düzenleyen 28 inci maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında yer alan hükümler ilk defa 1/5/2008
tarihi itibariyle 506, 1479, 5434, 2925 ve 2926 sayılı kanunlara göre sigortalı olanlar için
uygulanacaktır.
Kanunun 4 üncü maddesinde; Kanuna göre sigortalı sayılanlar belirtilmiş olup,
Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının;
(a) bendi kapsamında olanlar hizmet akdi ile çalışanları (mülga 506 ve 2925 sayılı
kanunlara tabi olanlar),
(b) bendi kapsamında olanlar köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı
olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanları (mülga 1479 ve 2926 sayılı kanunlara
tabi olanlar),
(c) bendi kapsamında olanlar ise kamu görevlilerini (5434 sayılı Kanuna tabi olanlar),
ifade etmektedir.
Bu Genelgede söz konusu sigortalılar kısaca 4/1-(a), 4/1-(b) ve 4/1-(c) sigortalıları olarak
nitelendirilmiştir.
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce;
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar
Kanununa tabi olanlar Kanunun 4/1-(a) bendi,
1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu
Kanunu ve bu Kanunla mülga 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal
Sigortalar Kanununa tabi olanlar, Kanunun 4/1-(b) bendi,
5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tabi olanlar Kanunun 4/1-(c)
bendi,
kapsamında kabul edilmektedir.
Diğer taraftan, 25/2/2011 tarihli ve 27857 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak
yürürlüğe giren 13/2/2011 tarihli ve 6111 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile Kanunda yapılan düzenlemelerle
bazı isteğe bağlı sigortalıların statüleri 4/1-(a) kapsamında değerlendirilmiştir.
Buna göre;
6111 sayılı Kanunla değiştirilen Kanunun 5 inci maddesinin (g) bendi kapsamındaki
isteğe bağlı sigortalılık statüsü 1/10/2008 tarihinden itibaren 4/1-(a) bendi,
Kanunun 51 nci maddesi gereğince ay içinde 30 günden az çalışmaları nedeniyle kalan
sürelerini isteğe bağlı sigortaya prim ödeyerek 30 güne tamamlayan sigortalıların isteğe bağlı
hizmet sürelerinden, 1/10/2008-24/2/2011 tarihleri arası 4/1-(b), 25/2/2011 tarihi ve sonrası 4/1-
(a) bendi,
kapsamında sigortalılık süresi olarak değerlendirilecek olup, gerek hizmet bildirimlerinde
gerekse aylık bağlanacak statünün belirlenmesinde bu hususlar ve tarihlere dikkat edilecektir.
Bu Genelgede Kanunun tahsis mevzuatına ilişkin hükümleri sadece 4/1-(a) ve 4/1-(b)
sigortalıları yönünden ele alınmıştır.