1.1.8. Maddi tazminatların gelirlerden kesilmesi
Anayasa Mahkemesinin 21/3/2007 tarihli ve 26469 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan
23/11/2006 tarihli ve 2003/10 Esas, 2006/106 sayılı Kararıyla 506 sayılı Kanunun 26 ncı
maddesinin birinci fıkrasının “sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri
miktarlarla sınırlı olmak üzere …” bölümünün iptaline karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin
mezkür kararından önce Kurumun 506 sayılı Kanuna dayalı rücu hakkının hukuksal temeli
halefiyet iken, iptal sonrasında oluşan yeni hukuki duruma göre, Kurumumuzun rücu hakkı,
yasadan doğan, kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu
hakkına dönüşmüştür. Bu hukuki durum değişikliği sonrasında gelir artışlarının bundan böyle
dava konusu yapılamayacağı, tazmin sorumlularının da sigortalıya veya hak sahiplerine yapmış
oldukları her türlü ödemenin Kurumun rücu alacağından düşülmesine imkan bulunmadığı açıktır.
Diğer taraftan, 506 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal
edilen ibaresinin Kanunun 21 inci maddesine peşin değerle sınırlı olmak üzere tekrar konulduğu
görülmektedir. Bu durumda;
506 sayılı Kanun hükümlerine göre Kurumumuzca peşin sermaye değerli gelir bağlanan
sigortalıların işverenden aldıkları maddi tazminat tutarları Kurumca bağlanan gelirlerinden
mahsup edilmeyecek,
Kanun hükümlerine göre bağlanan gelirler için sigortalıların işverenden peşin sermaye
değeri ile sınırlı olmak üzere aldıkları maddi tazminat tutarları Kurumca bağlanan gelirlerinden
mahsup edilecektir.